Bu, siz olun
Bugün sahneye ilk kez çıktığınız gündür. Bugün takdim edildiğiniz gündür. Maziden sıyrılıyor ve yepyeni bir başlangıç yapıyorsunuz bugün. Hayatınızın baharıdır bu dönem. Ne olursa olsun, yaşınız ve koşullar ne durumda olursa olsun yeni bir adım atıyorsunuz bugün ve Yüreğime yürüdüğünüzü biliyorsunuz. İçeri giriyor ve Bana bir hikaye anlatıyorsunuz. Bana gününüzün nasıl geçtiğini anlatıyorsunuz.
Size gün boyunca tabii ki refakat ettim Ben. Bana yeni bir şey söylemiş olmuyorsunuz. Fakat yine de hikayenizi sizin ağzınızdan dinlemekten çok mutlu oluyorum. Hikayenizin adı “Benim Hayatım” Onu anlatan sizsiniz, büyük bir bölümünü kaleme alan sizsiniz.
Hergün kendi hikayenizi, kendiniz yazıyorsunuz. Bir taslağınız veya planınız olmayabilir. Olsa bile ona riayet edemeyebilirsiniz.
Hergün bir niyet içindesinizdir. Bir takım işleri tamamlama niyetini kastetmiyorum burada, daha derin niyetlerden, daha ince seviyelerdeki niyetlerden bahsediyorum; tıpkı dünya nezdinde daha iyi olmak, mutlu olmak, mutluluk vermek, bencillikten vazgeçmek, büyümek, sevmek, bundan böyle sevmek gibi daha derin niyetlerinizden bahsediyorum. Öyleyse hikayenizin adı “Sevme Niyetim,” olsun. Bu niyeti taşıyın. Hayatınızın üzerine tuttuğunuz yüksek huzmeli, parlak bir ışıktır o.
Niyetiniz, bir günü sorunsuzca geçirmekten daha fazlası olsun.
Gelin hikayenize şöyle bir başlık yazalım, “Hayatımda, Nasıl Güzel Bir Gün Yaratabilirim?” Güne başlamak için nasıl da harikulade bir başlıktır bu. Herkesin bu başlığı sizden aşırmasına müsaade edin. Herkese mal olsun o. Takviminize işlensin.
Bugünki hayat hikayeniz nasıl olacak? O hikayeyi ancak hayatla beraber yol alırken yazabilirsiniz. Bunu biliyorsunuz. Hikayenizde virajlar ve dönemeçler olacaktır. Bunların hepsini önceden kestirmek veya hepsinden kaçmayı başarmak mümkün olmayabilir, tüm bunlar size özel inşa edilmiş de olmayabilir. Tüm bildiğiniz, önünüzde bir günün olduğudur ve her şeye rağmen onu yaratmak ve şekillendirmek size kalmıştır. Aziz çocuklarım, eğer sizinki değilse o, başka kimin günüdür acaba?
Buzda kayıp düşebilirsiniz belki de. Bu düşüşü kendinizin yaratmadığını söyleyip itiraz edebilirsiniz, bunu siz istememişsinizdir, “Zaten kim böyle bir şeyi ister ki?” dersiniz. Fakat düşmüşsünüzdür işte – bunu tartışacak kim vardır ortada? Düştüğünüz an çoktan geçmişte kalmıştır. Şimdi, ne yaparsınız? Benim üzerinde durduğum nokta budur. Şimdi ne yaparsınız? Düşmeniz, çöküşünüz olmak zorunda değildir.
Burası kesinlike seçeneklerinizin olduğu noktadır. Ayağa kalkabilirsiniz. Durumu tiye alabilir, neşeli bir tutum içinde olabilirsiniz. Fiziksel olarak kendinizi kaldıramasınız bile, dik bir duruş sergileyebilirsiniz. İstediğiniz şey olabilirsiniz. Spiritüel anlamda söylersek eğer, ayağa kalkar, üstünüzü başınız silkeler ve hayatınızda yeni bir denge kurabilirsiniz.
Ayağınız burkulmuş hatta kırılmış dahi olsa, sizlerin aziz çocuklarım, seçeneğiniz vardır. Bir süre ayağınızı havada tutarak oturmak konusunda seçeneğiniz olmayabilir, lakin bu deneyimi nasıl karşıladığınız tamamen size kalmıştır. Izdırap içindeyken bile bu ağrıya nasıl yaklaştığınız, onu nasıl aldığınız size kalmıştır. Eğer size bağlı değilse bu, kime bağlıdır o halde?
Kendinizi acıdan kurtaramayabilirsiniz, fakat onun esaretinden kurtarabilirsiniz kendinizi. Fiziksel ya da duygusal, acının gününüzü mahvetmesi gerekmez. Birisi, illaki mahvetmesi gerektiğini mi söylemişti acaba? Bu fikirden uzaklaşın ve yürümeye devam edin.
Bugün bazıları yola koyulacak ve düşecek. Bazıları Beni sevmeye, dünyayı, kendilerini ve etraftakilerini yine aynı şekilde sevmeye devam edecek. Bazıları olup biten hadiselerin üzerine yükselecek, onları aşacaklar. Siz de onlardan olun aziz çocuklarım. Her nevi tökezlemede, düşmede bunun üzerine yükselen, doğrulan, bu durumu aşan siz olun. Kainatı kutsamanın yolu budur.
Gelin şimdi ve Bana, gününüzün nasıl geçtiğini söyleyin?
Translated by: Engin Zeyn...Permanent link to this Heavenletter: https://heavenletters.org/bu-siz-olun.html - Thank you for including this when publishing this Heavenletter elsewhere.
Your generosity keeps giving by keeping the lights on

