CENNET#2489 Buluşma Noktası 18 Eylül 2007

Kalpleri buluşan dostlar gibi yan yana oturup konuşmamız ya da bir sessizliği paylaşmamız çok hoş bir şey değil midir? Buluşma noktası her zaman kalptir. Asude bir vahadır o ve asıl buluşma noktasıdır.

Dünyada tek bir yüreğin varolduğunu, onun da kendinizinki olduğunu farzedin. Tabii ki Benimdir o, fakat size ait olacak denli bir paylaşım dahilindedir. Tüm bir kainat yüreğinizde merkezlenmiştir. Kalbiniz küçük bir şey değildir. Herşey size ait olan bu sevgi yüreğinin içindedir. Sevgi kucaklar, sarıp sarmalar. Başka hiçbir şey bunu yapamaz. Bundan dolayıdır ki sevgi haricindeki herşey Birliği bozar ya da bozar görünür; zira Birliği parçalara ayıran herşey sadece birer yanılsama olabilir. Birliği bölmek sadece bir yanılsama olabilir. Bu yanılsama inanması zor bir mevhumdur, bir şaka gibidir, fakat böyle olmasına rağmen çok da popülerdir; ağızdan ağıza aktarılarak, gazetelerde yer alarak kendini devam ettirir. Bu yanılsama sanki çerçevelenip üzerine de bir onay damgası basılmış gibidir. Yanılsama kendi kendini çoğaltmaktadır ve böylelikle sanki dünyanın merkezi gibi bir konuma erişmektedir. Fakat her daim, bu bir yanılsamadır. Sevginin tamlığından daha az olan diğer her şeyin yarattığı yanılsamadan söz ediyoruz aziz çocuklarım. Bu hadise devam ederken sevgi bir köşede oturmaktadır.

Dünyada ise, hakiki olan tek şeye, sevginin o güzel şefkatine, sanki arka planda kalması gereken, hizmetçilere ait bir şeymiş gibi ve harikulade değilmiş de uzak durulması gereken bir mevhummuş gibi tepeden bakılır, bir kenara itilir, göz ardı edilir ve ona gülünür. Ve böylelikle çarpan yüreklerin sevgisi arka koltuklardaki yerini alır. Sevgi herşeyken arka sıralara gönderilir o, bu arada sahnede ise kasıla kasıla yürünen, hoplanıp zıplanan bir oyun sergilenmekte seyirciler de buna alkış tutmaktadır.

Bırakın yüreğiniz en önde olsun aziz çocuklarım. Çoğunluğun sevgiye ihtiyacı yokmuş gibi davranmasına rağmen; ona sanki evlerde bir süreliğine sergilenecek sonra da değerini yitirip arka plana alınacak yeni bir eşya ya da gösteriş yapılacak bir mal gözüyle bakmaksına rağmen bir nebze sevgi için göz yaşı döken bir dünyadır bu. Aziz çocuklarım, sevgi gerçek yerini aldığında arka plan kimin umurunda olur ki? Sevgi mevcuttur ve yürekler onunla doludur, tüm hikaye de bundan ibarettir. Başka bir şeyin söylenmesine gerek yoktur. Başka bir düzen oluşturulmasına gerek yoktur.

Sevgi, Benim sizin için hazırladığım bir ziyafettir. Size sunduğum sevgiyi kabul etmemeniz tahayyül edilemez bir şeydir, lakin bunu sıklıkla yaparsınız. Bu mevzudan kaçınırsınız.

Bu meselenin esas noktası kendinize yeterince değer vermemenizdir. Neden yeterince sevilmediğinize ve neden kalbinizi boş hissettiğinize yönelik her nevi ithamda bulunabilirsiniz. Bir elinizle sevgiyi ölesiye isterken diğer elinizle onu itelemiş olabilirsiniz.

Sevgiye ne kadar ve ne kadar çok layık olduğunuzu idrak eder etmez huzur bulacaksınız. Bu huzur dahilinde sevgi size akacak, siz de onu vereceksiniz. Eskiden olduğu gibi ona ihtiyaç duymayacaksınız ve buna rağmen, sevginin çok daha fazlasına sahip olacaksınız. Onun tamamına sahip olacaksınız. Biraz kabul göstermekle sizindir sevgi. Tüm sevgi sizindir.

Sevginin doğuştan gelen hakkınız olduğunu söylemiştim size. Başka hiçbir şey öyle değildir.

Sevgiye layıksınız. Sevmeye layıksınız. Dünyadaki tüm sevgiye layıksınız. Kendi değerinizi idrak etmeniz, bu bağlamda sevgiyi verebilmeniz ve almanız için her şeyi yapacağım. Şuandan itibaren parolanız sevgi olsun. Sevgi tüm kapıları açacak ve onların kapanmasına asla izin vermeyecektir. Sevgimi kabul edin şimdi, onu yakınınızda tutun; zira yüreğinizin merkezindeyim Ben.

Çeviren: Engin Zeyno Vural