Heavenletter # 5443 Kalp Bilinmeyeni Bilir
Heavenletter # 5443 Kalp Bilinmeyeni Bilir
Tanrı Dedi Ki:
Dünyanın favorisi zihindir, Benim favorim kalptir. Ben zihni yok saymıyorum. Konu şudur ki, zihin kalpten daha gösterişli ve süslü görülme eğilimindedir. Bazen zihni yaşamı kesip dilimlemeye çalışan ve bu amaçla sağa sola savrulan iki tarafı keskin bir pala gibi görürüm. Ya da sanki kalp çok şişman ve zayıflamaya ihtiyacı var da, zihin kalbin fazlalıklarını traş ediyor ve sanki kemiğin üzerinde kalan son et parçalarını sıyırıp alıyor gibi hissederim.
Zihin kalbi zorba, vahşi ve kaba ve hatta ergenlik çağındaki haşarı ve idare edilmesi zor ve duyguları ile beslenen biri olarak görür. Modern zihin kalbi daha iyisini yapmayı becerememek ve hatta hiçbir şeyi bilmemekle itham eder. Bu zihnin kendi kararıdır. Zihin yalnızca kendi yanılsamasını ve kendi muhakemesini bilir.
Ölçülü, temkinli zihin sınırlı bir şekilde geçmişi ve halihazırda bilineni bilir. Zihin kalbi dümensiz olarak görür. Bilinmeyen söz konusu olduğunda kalbin harikalar yarattığını görmezden gelir. Zihin sayıları kullanır, kalp ise duyguları. Kalp duygularla çalışır. Zihin açıklama yapar, Kalp dinler. Zihin düşüncelerle doludur.
Kalp görünenin ötesine bakar. Kalp başlıbaşına bir sürprizdir. Kalbinize yer açın. Kalp düşüncesiz ve eğitimsiz olarak görülmüştür. Evet, tabiki kalp bir seyyahtır. Zihin karşı çıkandır. Zihin her an kolayca hayır demeye hazırdır. Dünya genellikle kalbe sessiz ve sakin bir köşede kalmasını söyleme eğilimindeyken zihne alkışlar ile tezahürat yapar ve onu destekler. Muhtemelen kalp ve zihnin hataları eşit düzeydedir. Tek fark kalp mütevazi olmayı seçer. Kalp kalp gibi görür, zihin ise zihin gibi ayırdeder. Zihin plan yapmayı sever. Kalp ise seçilen yoldan gidip yolun nereye çıktığını bulmak ister.
Zihin kendini kapama eğilimi gösterir. Belli sınırları vardır. Muhasebeciler alınmasınlar, zihin bir muhasebeci gibidir. Benzerlik şurdadır; Muhasebeciler kuralları önceden belirlenmiş bir ölçümleme işini yaparlar. Zihnin varlık sebebi aynı zamanda kendi sınırlarını da oluşturmuştur. Zihin denetim altına alınmayı ve çerçevelenip muhafaza edilmeyi sever. İyi bir zihin böyle hareket eder. Gerçekten de, rutin bir zihin iyi bir zihin olarak kabul edilir.
Zihin kalbe tedbirli olmasını, yolun ortasından ve fazla göze batmadan yürümesini tavsiye eder. Kalbin tarzı ise yola çıkıp etrafı keşfetmek, yolun ilerisine gitmek ve yeni şeyler bulmaktır. Tabi ki zihin için tek bir düşünce şekli yoktur. İnsan zihni keşfe çıkabilir. İyi zihinler keşfedilmemiş topraklara yola çıkmış ve zaferler kazanmışlardır. Ne zihin ne de kalp şu şekilde veya bu şekilde olmak zorundadır. Akıllı bir zihin kendini sınırlayan sınırların ötesine geçebilir. Ne derseniz deyin zihin her zaman yüzde yüz haklı değildir.
Kalp söz konusu olduğunda, doğru ya da yanlış diye bir değerlendirme olamaz. Yalnızca maceradan bahsedebiliriz. Birisinin sizin gerçek aşkınız olup olmadığını bilmenizin yeğane yolu bunu keşfetmektir. Gerçek aşkı önceden hesaplayamazsınız.
Zihin ve kalp daima el ele yürümez. Her ikisi de değerlidir ve birinin diğerine mutlak üstünlüğü olamaz.
Bırakın kalp ve zihin seçimleriniz özgürce olsun.
Çeviren, Alex