Heaven#3543 Mutlu olmayı öğrenin
Heaven#3543 Mutlu olmayı öğrenin
Tanrı dedi ki:
Hayatı ne kadar seviyor olduğunuz ona yönelik vericiliğinize denk görülebilir. Vermenin pek çok anlamı vardır. Verici olmak sevmek anlamına geldiği gibi kabul etmek anlamını da taşır. Hayatın nasıl olması gerektiğine yönelik peşin hükümlerinizden vazgeçmenizi bir kez daha söylüyorum size. Hayatın belli bir şekilde olması gerektiği fikrine sahipseniz ve hayat da pek öyle görünmüyorsa doğal olarak hayatın eksik olduğunu hissetme eğilimi taşırsınız. Göz ardı edildiğiniz hissine kapılabilirsiniz. Hayatın size borçlu olduğu kanısına varabilirsiniz. Hiç kimse borçlu kalınmaktan hoşlanmaz. Size borçlu olduğunu düşündüğünüz şeyler için hayatı sıkıştıramazsınız. Hayatın senet tahsilatçısı olmak durumunda değilsiniz. Hayatın somurtkan ve şımarık çocuğu olmak durumunda da değilsiniz. Mutlu olmayı öğrenin.
Mutlu olmak doğuştan hakkınızdır. Bunda bir mesele yok, lakin mutlu olmak aynı zamanda sizin özgür seçimizdir de. Mutluluğu seçmek sizin tercihiniz dahilindedir. Mutlu olmak için lotonun size çıkmasını beklemek pek akıllıca değildir. Mutluluğunuzu koşullu hale mi getiriyorsunuz yoksa? Mutluluğunuzun, hayat size ne getirirse bunlara bağlı olmasına müsaade mi ediyorsunuz? Siz tam ne yapıyorsanız hayatın size getirdikleri açısından üstünlük o tarafta oluyor. Sağa sola tekmeler savurup çığlıklar atmak, yaptığınız bu. Eğer sadece bunu yapabiliyorsanız buna bir son verebilirsiniz. İzlediğiniz stratejiyi tersine çevirebilirsiniz. Hayatı olduğu haliyle takdir edebilirsiniz.
Postayla bir fatura gelir ve mutlu olmazsınız. Postayla bir çek gelir ve mutlu olursunuz; ama sadece kısa bir süre için.
Hayat adeta viteslerinizi değiştiriyor gibidir. Canlarım, hayatla size nasıl hissedeceğinizi dikte edeceği bir ittifak içinde olmanız gerekmez. Eğer kendinizi üzgün hissediyorsanız bunu seçmişsinizdir. Başka biri bu seçimi sizin için yapmaz. Hayatınıza karşı ne gibi bir yaklaşım içinde olacağınız konusunda söz hakkınız vardır. Bu sizin hayatınızdır.
Hayat size hemen hemen her şeyden sunar. Her zaman eleme yapıp tercihlerde bulunamazsınız. Lakin hayatla işbirliği yapabilir, onun size sunduklarına direnç göstermeyebilirsiniz, hayatı kendi akışı içinde alabilirsiniz. Hırpalanmak durumunda değilsiniz.
Hayat size her gün çikolata, şeker versin istiyorsunuz ama onun kendi zekası, kendi bilgeliği var. Çok fazla şeker de bir süre sonra bıkkınlık yaratır. Size kilo aldırmak yada sizi diyete sokmak için hayatın pek çok yöntemi vardır. Her iki şekilde de mutlu olabilirsiniz. Mutlu olmak için kendinize özgürlük verin. Bunu yapmak için hayatın kendi yol ve yöntemleri vardır. Hayat devam eder, öyleyse siz de devam etmelisiniz.
Bazen edinimleriniz altın ve gümüşler şeklinde olur, bazen de olmaz. Bunlara eriştiğiniz yada erişemediğiniz için hayattaki yerinizi boşlamanız, onu gözden çıkarmanız gerekmez. Yan yollara sapmanız gerekmez. Surat asmayın, dudak bükmeyin, kaşlarınızı çatmayın artık. Tüm bunlar bırakması çok zor birer alışkanlık haline gelebilirler.
Dünyanın size bir yaşam borcu yoktur canlarım. Hayatla uyum içinde olun. Onu bir işveren olarak farz edin. Yarın fikrini değiştirecek bile olsa işvereninizin bugün belirli şekilde olmasını istediği meseleler vardır. İşvereninizin işleri ele alma şeklinden hoşlanmayabilirsiniz. Yaptığı şeyler saçma da olabilir fakat o işverendir ve hayatı onun için mümkün olduğunca kolay ve verimli kılarsınız.
Hayat sizin işvereninizdir. Hayatın patronu siz değilsiniz. Hayatın istihdamı altındasınız. Hayat da size hizmet edecektir, ama her halükarda size yaraşan ona hizmet etmektir. Hayatı hoşça ağırlayın, onu barındırın. Aynı şeyi o size yapmadığı zaman yaygara koparmayın. Hayatı bu kadar kişisel almak zorunda değilsiniz. Ondan öç almak durumunda değilsiniz.
Çeviren: Engin Zeyno Vural

