Heaven #3673 Yaradan’ın Kalp Atışları
Heaven #3673 Yaradan’ın Kalp Atışları
Tanrı dedi ki:
Kalp atışlarımı müzikte, kelimelerde ve sessizlik dahilinde hissedebilirsiniz. Kalp atışlarım tabii ki sizin kendi kalbinizin içinde de yankılanır. Kalbimin bir hoparlör, sizin kalbinizin ise bir alıcı olduğunu söylenebilir burada; lakin Biz bundan fazlasıyız. Siz de hoparlörsünüz ve Ben de sizden alıyorum.
Benim kalp atışlarımı alan, onu işiten kutsanmış olan yürektir. Bu tüm yüreklerin kutsanmış olduğu anlamına gelir. Farkında olmayabilirsiniz ama kalbimin, sizin kalbinizin içinde çarpmadığı tek bir an dahi yoktur. Bir seviyede bunun farkında değilsinizdir. Fakat diğer bir seviyede, kalbiniz Benim kalbinin atışlarıyla ve sizle paylaştığım tüm o sevgiyle dolup taşmakta, çağlamaktadır. Kalbiniz, Benim kalbim sayesinde çarpar. Sevgi, sevgi, sevgi diye atar onlar. Bu iki kalp arasındaki fark ise Benimkinin sadece sevgiye odaklı olması, ancak sizinkinin habire farklı şeylere yönelip, dikkatinin dağılmasıdır.
Sevgiye geri dönün. Kalbinizdeki sevgi trampetlerini çalın. Ancak o zaman mutlu olursunuz. Bu yolun dışındayken mutsuzsunuzdur. Hayatın akışı dahilinde bir olay, bir söz, bir bakış, ya da herhangi bir şey sizi sevgiden alıkoyduğunda yolun dışına çıkmışsınız demektir ve mutlu olamazsınız. Tıpkı Benimkisi gibi sevgi sizin de kalbinizin şarksıdır. Benim kalbimin şarksını kendi kalbinizde çalın. Bu melodiyi duyun.
Kalbinizin Benimkinin dahilinde sarmalanmış olduğunu unutmayın. Bunun anlamı kalbimin sizinkini sarıp sarmaladığıdır. Kalbiniz Benim sevgimin kollarıyla sarmalanmıştır. Daha başka ne söylemek gerekiyor ki? Uzaklarda aranıp durduğunuzu mu? Evet, bu söylenebilir. Bir kumarhaneye gitmiş ve hayatın kollu makinelerine kaptırmıştınız kendinizi. Başka bir ritmi dinlemeye başlamıştınız. Göreli hayatın simgelerine kapılmış ve kendinizi mutsuz hissetmiştiniz.
Eski Yunan Mitolojisinde siren denilen baştan çıkarıcı denizkızları vardı ve bu sirenler kahramanların dikkatlerini çekerek onları alı koymaya, kendileriyle kalmaları için onları ikna etmeye çalışırlardı; kahramanlar için bu büyüleyici sirenlerden kaçınmak çok zordu. Kalbinizin ait olduğu eve geri dönecek olan aynı kahramanlar olduğunuzu bilmiyor musunuz? Geri dönüşünüzün kaçınılmaz olduğunu? Sonsuza kadar yol kenarında durup bekleyemezsiniz.
Dolayısıyla, dünyadayken Benimle zaman geçirmeye davet ediyorum sizi. Beni kara günlere saklamayın canlarım. Gelin sizler hayatın oyunları dahilinde hoplayıp sıçrarken el ele tutuşalım. Cennet bilincinin meşale taşıyıcısı olun. Daha başka ne yapmanız gerekiyor ki? Sizi alıkoyan ne?
Milyonlarca mazeretiniz var. Nerede olursanız, ne yapıyor olursanız olun Cennet bilincinin meşale taşıyıcısı olabilirsiniz. İnsanların arasına ışığınızla karışın. Dünyayı aydınlatacaksınız. Hayatınızı aydınlatacaksınız. Tekdüze, sıradan şeylerle uğraşırken bile Benim ışığımı yakabilirsiniz.
Sizi oturma odasına davet eden herhangi biri değilim Ben. Herşeyin Seveni olan Yaradanım ve sizi birazcık Benimle oturmaya davet ediyorum; gelin hazinelerin, mucizelerin kendilerini ispat etmelerine müsaade edelim diyorum. Tabii bu Benim size her gün, her saat, her dakika yaptığım bir davettir. Gelin biraz Benimle oturun ve tüm o hazinelere bir bakın. Sizin hazine sandığınız Benim. Bir başkası yok. Her yana bakmaya devam ediyor, her tarafta aranıyorsunuz ama Ben tam buradayım, sizi kendime çağırıyorum.
Gerçek Benim. Sizin olan, tamamen sizin olan sevgime çekiyorum sizi Ben. Tamamen sizin olan kalbime çekiyorum. Sizin olan, tamamen sizin olan Hakikate çekiyorum Ben. Gelin ve biraz Benimle oturun.
Çeviren: Engin Zeyno Vural

