Heaven #3655 Mutluluk nehri
Heaven #3655 Mutluluk nehri
Tanrı dedi ki:
İnsan hayatı başka bir alandır, ruhsal hayat başka. Ruhsal alan insani yapı olmaksızın da var olabilir, lakin insan ruhsal yapı olmaksızın var olamaz. Nasıl olabilsin ki? Ruhsallık hayatın gücüdür. İnsan hayatı o enerjiyle tecelli eder.
İnsan hayatının enerjisi de muazzamdır ama o kendi içinde mukim olan ruhsal enerjinin bir yankısı olabilir sadece. Görünüşü nasıl olursa olsun, kişi ister inkar ister kabul içinde ve her ne olursa olsun, ruhsal güç herkesin içinde vardır. Öte yandan ruh insani bir suretle de onsuz da mevcuttur elbette. İnsan enerjisi sadece Yaradan’dan ve semavi boyuttan kaynak bulabilir.
Enerjinizi siz yaratmazsınız. Enerjiniz bir gün daha yüksek, bir diğer gün daha düşük olabilir; fakat ne olursa olsun içinizde Benim enerjimin tamlığına sahipsiniz. Bunu hiçbir zaman tam olarak idrak etmiyorsunuz. Belki ara sıra biraz; fakat asla tam olarak değil. Böyle olduğunu biliyorum; çünkü içinizdeki muazzam enerjiyi idrak etmeye başlasanız kanatlanıp uçardınız. Bilinçli bir şekilde yükselirdiniz. Güneşe, yıldızlara ve aya erişebilir, onları kendinize çekebilirdiniz. Onlara sahip olmazdınız, ama hepsini de enerjilerini de elinizde tutardınız. Bir enerji santrali gibi olurdunuz. Kendinizi ve dünyayı ateşleyip harekete geçirebilirdiniz. Dünyaya ve ondaki herkese ışık saçar, aydınlık verirdiniz. Cennet bilincine dönük, semaya yönelmiş bir ışık olurdunuz; diğer herkes de yukarıya bakar, gözlerinizi takip eder ve sizin talihinizin aynı zamanda kendi talihleri olduğunu görürdü.
Işığımı yayın. Onu için ve mevcut bulunan herkes tarafından elden ele gezdirilen bir barış çubuğu gibi paylaşın onu. Benim açımdan herkes mevcuttur orada. En uzağınızdaki bir dağın başında oturan bir insan bile ışığınızın dahilindedir. Biri birleriyle her daim bağlantı halinde olan ruhlar bir topluluk teşkil ederler. Hiç biri tek başına hareket etmez, hepsi birlikte hareket eder. Dünyada süre giden bir ardışıklık, karşılık-lılık vardı. Gözleriniz ışıdığında, tüm dünya ışıyıp aydınlanır. Bu kadar basittir. Farkında olun yada olmayın, bu kadar basittir bu.
Surat asmaktansa mutlu olmak herkes için daha akıllıca bir tutumdur. Mutlu insanlara yönelin, böylece daha mutlu olursunuz. Lakin asık suratlı ve negatif insanların arasında bile atmosferi yumuşatabilirsiniz. Bu işi kendiniz için kolaylaştırın. Mutlulara katılın, asık suratlılar da gelip sizinle oturacak ve artık surat asmayacaklardır. Mutluluk herkese yer açar. Gelin ve Benimle oturun.
Mutlu olmak hakkınız. Bunun için davet edildiniz, asla hariç tutulmadınız. Öyleyse mutluluk saflarına siz de kendinizi dahil edin artık. Benim adımlarıma uyarak yürüyün, mutlu olacaksınız. Mutluluktan az olan her şeyin üzerine yükseleceksiniz. Mutluluktan az olan her şeyi bir kenara atacaksınız. Az olanın ne hayrı olsun ki? Mutlu olmak için mutsuzluğu tatmak, onu, tanımak zorunda olduğunuza inanmıyorsunuz, değil mi?
Mutlu olmak için ne bilmeniz gerekiyor peki? Hiçbir şey. Sadece kalkanlarınızı indirmeniz gerekiyor. Hayatınızın idarecisiymiş gibi mutsuzluğu kalkan ediyordunuz. Mutsuzluğunuzun çaresine baktığınızdan emin olun, zira var olması için her türlü sebebi mübah görüyorsunuz. Parmaklıkları kaldırın ve içeri süzülmesi için mutluluğa müsaade edin. Kapıları ardına kadar açın ki mutluluk kurdelesi uçuşarak girsin içeri, bunu yaptığınızda o kurdele muazzam bir mutluluk nehrine dönüşecek, sizi içine alacak ve bir daha asla bırakmayacaktır. Bakın, önünüze mutluluk saçıyorum Ben.
Çeviren: Engin Zeyno Vural

