Heaven #3654 Yıldızlar parlar

Tanrı dedi ki:

Neredeyseniz oradasınızdır. Bulunduğunuz yerin önemli olduğunu düşünürsünüz ama nerede olursanız olun siz, sizsinizdir. Önemli olan sizin kim olduğunuzdur. Bulunduğunuz yer önemli bir mesele değildir. Bunun sizin için taşıdığı önemi anlıyorum, ama dünyaya Benden bir armağansınız ve bu gerçeğin yanında bulunduğunuz yer önemsiz kalmaktadır. Nerede olursanız olun orada dimdik durabilirsiniz. Alçak bir mağaranın içinde olsanız bile yine de dik durabilirsiniz; Beni anlıyor musunuz?

Duruşunuz fiziksele bağlı değildir. Tüm dünyanın üzerinde olabilirsiniz ve öylesiniz de. Harici dünya sizin yanınızda ikinci plandadır. Fakat Biz elbette ki, birinci, ikinci, ilk yada son planlarla, seviye yada mekanlarla ilgilenmiyoruz. Benim yanı başımda otururken bunların ne manası olabilir ki zaten?

Evet, dünyada bir ilham olun ve dünyaya bir ilham olun. Dünyaya ilham vermek için burada, Yeryüzündesiniz. Dünya, gözle görülenden çok daha fazlasının olduğunu bilsin diye buradasınız. Yüzeyin altında saklıyken sevgi gözle görülebilir mi acaba? Evet, sevgiyi dünyaya yüreğinizin derinliklerinden ifşa edebilirsiniz. Sevgi-yüreğinizi boş kılamazsınız. Her yana sevgi saçsanız da yine dolu olacaktır o. Öyleyse diğer yürekleri sevginizle doldurun. Bunu yapabilirsiniz. Bunu yapıyorsunuz. Bunu bazen yapıyorsunuz. Daha sık yapın ve ilhamınız olsun bu. Diğer yürekleri kendinizinkiyle birlikte yükseltip yüceltecek kapasiteye sahipsiniz. Sizin kalbiniz nerede başlıyor, bir diğerininki nerede son buluyor acaba? Öyle yakın ki onlar, öyle bir ahenk içinde, öylesine iç içeler ki.

Yüreğinizi ışıyan bir yıldız olarak farz edin. Yıldızlar gündüzleri görülmezler; ancak hiç kimse onların mevcudiyetinden şüphe duymaz. Yüreğinizdeki sevgiden de şüphe duymasanız olmaz mı? Dopdolu bir yüreğe sahipsiniz. Dolup taşan bir yüreğe sahipsiniz ve dünyanın onu görmesi murad edilir.

Yıldızlar ışıkları konusunda cimrilik etmezler. Kilometrelerce öteden gönderirler ışıklarını. Işığınızı bulunduğunuz odanın karşı tarafına tabii ki iletebilirsiniz. Yaydığınız kalp-ışığının yansımasını tabii ki görebilirsiniz. Ben görüyorum. Siz de görebilirsiniz. Kalp-ışığınızı herkes görebilir. Herkes onu alabilir. Eğer karanlıksa, kalbinizi herkes görebilir. Kalbinize doğru çekilir onlar.

Önemsiz olduğunuzu nasıl düşünebilirsiniz? Çok önemlisiniz. En yüksek öneme siz sahipsiniz. Kendiniz hakkında neler düşündüğünüz de dünya kadar fark yaratır.

Eğer dünyaya verdiğim bir armağansanız; ki Ben öyle olduğunuzu söylüyorum, verdiğim bir armağan olun. Kim olduğunuzu bilin, bu durumda dünya da sizin Kim olduğunuzu yansıtacaktır. Dünya sizi kollarına alacak, kucaklayacak ve sizi ne kadar sevdiğini söyleyecektir. Dünya, kalbinizin akışına bağlı olarak az ya da çok sever.

Dünyadaki asıl oyuncusunuz. Her şeyin size -tutumunuza, tavrınıza, havanıza, hayata olan bağlılığınıza, sevgi alış-verişindeki iştirakinize- bağlı olduğunu söyleyecek denli ileri gideceğim. Sevgiye örnek teşkil etmeye devam edin. Daha fark etmeden bunun tadına kendiniz varacaksınız. Sevgi nasıl da güzeldir. Dünya sevginizin daha da çok tadını çıkarmak istiyor. Ah, gelin, yüreğinizin tüm derinliğini şimdi ifşa edin.

Çeviren: Engin Zeyno Vural