Heaven #3495 Gülümseyin ve teşekkür ederim deyin
Heaven #3495 Gülümseyin ve teşekkür ederim deyin
Tanrı dedi ki:
Aslını isterseniz, alakadar olmamanız ve öfkeye kapılmamanız gereken meseleler vardır. Peki dikkatinizi nereye yönelteceksiniz? Hayatın getirdiği bir takım rahatsızlıkların sizin için odak noktası olmaması gerekir. Rahatsızlık veren bir şeye odaklandığınızda onun hasadını yapmış yada bir maden gibi iyice kazıyıp meydana çıkarmış olursunuz. Altın çıkarmak daha hayırlıdır canlarım.
Bahçenizde büyüyen yabani otlar da olabilir, lakin bırakın dikkatiniz yetiştirdiğiniz sebzeler ve çiçekler üzerinde olsun. Dilerseniz o yabani otlara lanet de edebilirsiniz elbet, ancak çiçeklerinizi ve sebzelerinizi kutsamak size daha anlamlı gelmiyor mu?
Eğer mecbursanız yabani otları temizleyin, fakat bunu yaparken bahçenizi ve onu niye ektiğinizi düşünün. Bahçenizi, biten yabani otlara kızmak için ektiğinizi hiç sanmıyorum Ben.
Eğer okuduğunuz kitap istediğiniz gibi değilse, onu okumak zorunda değilsiniz. Onu eleştirip yerden yere vurmak zorunda da değilsiniz.
Her şey hoşunuza gidecek şekilde olmak durumunda değildir. Siz kendinizi beğenilerinize uydurun. Şikayet edip sızlanmaya ne kadar kıymet veriyorsunuz?
Herkes sızlanan, şikayet eden biri olabilir. Bunun için hiçbir özel yetenek gerekmez. Rahatsızlık duymanın, bu yöndeki duyguların kurbanı olmayın. Rahatsızlık, huzursuzluk ve kızgınlık hayatınızın temeli olmasın. Hayatınızın misyonunun rahatsızlık duymak olmadığını kesin olarak biliyorum BEN.
Rahatsızlık duymak, tedirgin olmak ve öfkelenmek en kolayıdır. Direnç göstermek bazen iyi bir şey olabilir. Önemli nokta, hayatta ve dünyada centilmen bir sporcu gibi davranmanızı, olaylar ters gittiğinde bile esneklik gösterip kolayından almanızı istediğimdir. Rahatsızlık veren yeterince şey vardır. Kendinizi bunlardan biri haline getirmeyin. Bazen içinizden geçenleri söylememek, bunları ifade etmemek akıllıcadır. Eğer içinizi dökmeniz gerekiyorsa spor salonuna gidin, ağırlık kaldırın yada koşuya çıkın.
Kızmak yada rahatsızlık duymak için haklı olup olmadığınız meselesi değildir bu. (Sizin tabirinizle) gıcık olduğunuz tüm Ali’lerin, Veli’lerin, Ahmet’lerin Mehmet’lerin davranışlarına istinaden tepki verip vermediğinizdir. Hayatınızın temasının ne olmasını istiyorsunuz? Neyi hayatınızın teması kılmak istiyorsunuz? En Çok Kusur Bulan Kişi olarak Guinness Rekorlar Kitabına mı geçmek istiyorsunuz yoksa? Yaptığınız ve söylediğiniz iyi şeylerle tanının. Eğer hobiniz olumsuzlukları görmekse bir başka hobi edinin.
Rahatsızlık ve tedirginlik veren şeyler hayatınızda daha ne kadar rol oynayacak? Hayat size bir armağan olarak verilmiştir. Bu armağanı takdir etmek, onun değerini bilmek çok yerinde bir yaklaşımdır.
Eğer bir kavanoz dolusu solucan bulursanız o kavanozu açma mecburiyetiniz yoktur. Dünyaya bundan bahsetme mecburiyetiniz yoktur.
Bazen ağzınızı kapalı tutmanız gerektiği yeni bir tavsiye değildir. Sonrasında sözlerinizi geri almak yerine onları şimdiden kendinize saklarsınız.
Pozitiviteyi çağlaya çağlaya dışa vurmak zorunda değilsiniz. Negativiteyi de bu şekilde dışa vurmak zorunda değilsiniz.
Bugün bir tek şikayette dahi bulunmayın bari, olur mu? Şu sözü hatırlayın: Eğer söyleyecek iyi bir şeyiniz yoksa hiçbir şey söylemeyin. Bunu yapabilir misiniz canlarım? Kanaatimce yapabilirsiniz. Yapabileceğinizi biliyorum.
Temiz bir sayfa açın. Eski rahatsızlıkları, tedirginlikleri şimdiye taşımayın. Yenilerini yaratmayın. Kanaatkar ve anlayışlı olun. Sizi mutlu etmek için kimileri nice zahmetlere katlanmıştı. Siz de karşılık olarak memnuniyet duyamaz mısınız, onlara bu duyguyu yaşatamaz mısınız? Her şeyi dile getirmek zorunda değilsiniz. Gülümseyip teşekkür edebilirsiniz.
Çeviren: Engin Zeyno Vural

