Heaven #3577 Doğadaki her şey büyür ve gelişir

Tanrı dedi ki:

Doğadaki her şey büyür, gelişir. Doğadaki her şey büyür çünkü büyümek doğaldır. Bir gülün yada karnabaharın büyümek için çaba gösterdikleri, bu yönde girişimde bulundukları anlamında değildir bu. Buna uğraşmazlar. Büyürler. Kendilerini nasıl büyüteceklerini bilmezler zaten. Onlara bunu öğretecek bir okul da mevcut değildir. Kendi kendilerine büyürler. Büyüyeceklerine dair bir güven içinde oldukları söylenebilir. Onların büyümeleri murad edilir, büyüyüp gelişmeleri gerekir. Böyle mukadder kılınmıştır.

Onlar için Güneş ve yağmur temin edilmiştir. Kendilerini doğal ortamlarının dışında bulan bitkiler için de onların ihtiyaçlarını karşılayan, besleyen ve sulayan sizler gibi duyarlı, nazik insanlar vardır.

Meyvelerin, sebzelerin ve çiçeklerin büyüdükleri dönemler bilinir. Bir elma ağacının ne zaman çiçek açacağını, elmaların toplanacak olgunluğa ne zaman geleceğini aşağı yukarı kestirebilirsiniz.

Sizin durumunuzda ise bu biraz farklıdır. Gelişiminiz garantidir. Arzu ettiğiniz gelişim o yada bu yolla size ulaşacaktır, ama bunun hangi dönemde olacağını bilmezsiniz. Çoğunlukla da bu gelişim meydana gelirken onu fark etmezsiniz. Sizin durumunuzda gelişiminiz milim milim de mil mil de olabilir yada bir anda meydana gelebilir. Gelişim göstereceğiniz, tekamül edeceğiniz kesin olmakla birlikte bundan emin değilsinizdir. Doğal sürece güven duyun.

Gergin ve tedirgin olmaktansa esneklik ve rahatlığın daha iyi olduğunu biliyorsunuz. Yüksek bilinç seviyelerine yönelik arayışınız genellikle baskı yaratmıyor mu, bir telaşa yol açmıyor mu? Gelişiminiz, ya şimdi yada asla nevi bir şey değildir. Bu siz görseniz de görmeseniz de her daim devam eden bir süreçtir.

Bir bitki güneşe gülümser ve en başından beri büyümekte olduğunu bilirken, ne zaman dinlenmesi gerektiğini, toprağın altında ne kadar kalması ve tüm ihtişamıyla topraktan ne zaman fışkırması gerektiğini, ne vakit çiçek vereceğini bilirken sizler gelişimizden yana huzur içinde olmayabilirsiniz. Erişmek istediğiniz ruhsal tekamül seviyesi açısından umutsuzluğa bile kapılıyor olabilirsiniz. Canlarım bu bir muvaffakiyet meselesi değildir. Tekamül, aydınlanma, yüksek bilinç seviyeleri vb. sizin ediminiz değildir. Bunlar sizin kutsanmanızdır. Sizi daha yüksek ve yüce olanla kutsarım Ben, siz de kutsanırsınız. Ruhsal alanda sizi yükselten şey kendi çabalarınız değildir.

Tekamülünüz şu yada bu yolu izlemenize, o veya bu kursa bağlı değildir. Tekamülünüz içinizde tesis olmuştur, yerleşiktir o. Onun Bana bağlı olduğunu söyleyebiliriz. Tekamülünüze yönelik atılımlar dahilinize konumlaştırılmıştır; kendi zamanı vardır onların. Zili siz çalmazsınız. Saati siz kurmazsınız. Saat zaten kurulmuştur.

Tekamülünüze yönelik kaide ve kurallar yoktur. Onu yavaşlatmaya yada hızlandırmaya ilişkin püf noktaları yada yöntemler yoktur. Aydınlanmış denilen bir varlığı taklit edebilirsiniz ama bu sizi öyle kılmaz. Öğrendikleriniz takdire değer olabilir ama taklit bir yere kadar yapılabilir.

Bir uçak pilotu olmayı arzu edebilirsiniz, fakat bir film yıldızı gibi pilotun hareketlerini sergilemek sizi pilot yapmaz. O üniformayı giyebilirsiniz, levyeyi sağa sola çevirebilir, gelişi güzel düğmelere basabilirsiniz ancak pilot olmak düğmelere basmaktan çok daha fazlasını içerir.

Arayışında olduğunuz şey aydınlanma değildir elbette. Ona yönelik idrakınızın arayışı içindesinizdir. Zaten kim ve neyseniz buna yönelik farkındalığınızı kazanmak istersiniz. Bu tıpkı bir pilot olduğunuzu unutmuş olmanız gibidir ve bir gün bir uçağı uçurur, unuttuklarınızı idrak edersiniz.

Hatırlayacağınız garantidir. Hatırlama haliniz tam şimdi harekete geçmiştir, yolundadır o.

Çeviren: Engin Zeyno Vural