Heaven# 3548 Sevgiyle Yol Alın
Heaven# 3548 Sevgiyle Yol Alın
Tanrı dedi ki:
Benim yüreğimden doğduğunuzu düşünün, Benim zihnimden doğduğunuzu, sizi istediğimi, size niyet ettiğimi düşünün. Size niyet ettim Ben, bunu düşündüm, planladım. Sizi istedim ve böylelikle siz de tezahür ettiniz. Benim sevgim, düşüncem ve niyetim olarak Dünyaya gelmek konusunda hemfikir oldunuz. Benim niyetimsiniz. Fiziksel varoluşunuzu arzu ettim ve siz de hevesle “Evet Tanrım” dediniz; “Senin arzun üzerine Dünyaya geleceğim. Cennet’te olduğu gibi Sana Dünya’da da hizmet edeceğim.”
Benim ricamı yerine getirmek üzere buraya gelmiş Dünya-Varlıkları olarak sizi buraya gönderme nedenimi bloke eden bir düşünce kalıbının içine kayıverdiniz. Bugüne dek amacınızın uzaklarında gezinmiş ve bocalamış olabilirsiniz. Sizi dünyaya bir kutsama olarak gönderdiğimi hatırlamıyorsanız bocalamışsınızdır da. Lakin bu olabilir bir şeydir. Bundan böyle kendinizi toparlayabilir ve Dünyadaki yolculuğunuza Beni düşünerek davam edebilirsiniz.
Zihnen Benimle olduğunuzda hayatınız açılım yapar ve genişler. Nasıl da büyüyüp gelişirsiniz! Adımlarınızı boşa harcamaksızın nasıl da ilerler ve hızla yol alırsınız. Nereye gidiyorsunuz Benim küçük kuzularım? Başlangıç yaptığınız yere gidiyor, başlangıç noktasından yola çıkıyor, her gün yepyeni bir başlangıç yapıyorsunuz. Her gün yeni bir maceraya dahil olup yeni girişimlerde bulunuyorsunuz ve her gün gelişip ilerliyorsunuz. Nerede bulunduğunuzu, Kim olduğunuzu ve dünyada ne yaptığınızı idrak etme noktasına her gün daha da yaklaşıyorsunuz.
Burada bulunma amacınız kendiniz olmadığında kendinize gerçekten hizmet edersiniz. Kendinize en iyi hizmeti kendinizi düşünmediğinizde verirsiniz, kendinize en büyük yardımınız bu şekilde gerçekleşir. Sadece kazanımlarınızı düşünmek, bunları dikkate almak sizin için yeterince büyük bir amaç değildir. Ağırlıklı olarak kendinizi düşünmek, amacınızı sekteye uğratır. Kendinizi azami derecede sevmek; Dünyaya Benim bir sembolüm, Benim misalim, Benim sadık Şövalyem olarak giriş yapmak ve onu umursamak, ona şefkat duymaktır. Kendiniz olmak için kendinizden ötesini düşünmeniz gerekir. Sadece kendiniz için varsanız gözlerden uzak, terk edilmiş bir adada kalırsınız ve aslında hiçbir yerdesinizdir.
Yeryüzündeki bir dev kendisini bir cüce haline getiremez. Eğer bir devseniz dik durmalısınız. Eğer bir devseniz diğerlerini de yükseklere taşımalısınız. Devasa yarıklardan karşı tarafa geçirin onları. O yarığın üzerinden atlamadan önce yukarı kaldırın onların. Henüz basmadığınız, ulaşmadığınız bir yere de taşıyabilirsiniz onları ve böyle yaparak vereceğiniz hizmetin, yapacağınız yardımların çok ötesine ulaşmış olursunuz. Kollarınızı yukarıda tutmadan bir başkasını yükseklere kaldıramazsınız. Kendi kendinizin kaşifi ve milyonların yardımcısısınız.
Diğer kalpleri bir gösteri haline dönüştürmeksizin Bana getirdiğinizde hizmet eden olursunuz. Tüm o Yüce Kişilikler hizmet etmekten başka ne yapmışlardır ki? Yüreklerinde Bana hizmet etmekten başka ne vardı ki onların? Gerçek mutluluğun nerede olduğunu biliyordu onlar. Gerçek mutluluk daha yüksek bir bakış açısındadır, böyle bir yaklaşımdadır? Ne kadar da basittir bu! Mutluluk onu aramayarak bulunur. Bana hizmet etmekle sağlanır. Lakin bu şekilde düşünmeniz dahi gerekmez. Hizmet edersiniz çünkü amacınız budur. Bu şekilde Bana karşı açık ve dürüst olursununuz, hakiki olursunuz; dolayısıyla kendinize de.
Dünyadaki vekilimsiniz Benim. Gizli bir vekil olabilirsiniz ve hiç kimse de amacınızın kapsamını, erimini bilmez. Sizin ve Benim biliyor olmam kafidir. Soğuk bir kış günü erkenden kalkıp hiç kimse üşümesin diye ateşi yakansınızdır. Kahramanlık eylemleriniz nasıl da yalın, nasıl da basittir sizin.
Eylem sizin ödülünüzdür. Hizmet etmenin imtiyazı ödülünüzdür sizin. Yapmanız gerekenler için, size düşen şeyler için elbette ki istihdam edilmeniz yada ücret almanız gerekli değildir. Bir iş anlaşması yapmamıştık Biz canlarım. İnançla el sıkışmıştık ve böylelikle akdimiz oluşmuştu. Ben demiştim ki “Sizi sevgiyle yolcu ediyor, sevgiyle gönderiyorum.
Ve siz de “Sevgiyle gidiyorum,” demiştiniz.
Çeviren: Engin Zeyno Vural

