Heaven #3475 Sorumlu olmak güçlü olmaktır

Tanrı dedi ki:

Hiç kimse tek başına sorumlu değildir. Hiç kimse tek başına başarı sahibi değildir. Herkes bir bütünün parçasıdır. Sorumluluk paylaşılır. Herkes herkesten sorumludur.

Dünyanın alt yapısını oluşturdum Ben ve sizler de her bir düşüncenizle, her bir nefesinizle onu yaratmaktasınız. Mesafeler yoktur, lakin mesafeliymiş gibi görünen şeylerden de eviniz denli sorumlusunuz.

Sorumlusunuz, fakat bunu suçluluk duymaksızın yapmanız gerekiyor. Suçluluk duygusunun bir faydası yoktur. Dünya barışını tesis etmekten sorumlusunuz. Yüreğiniz huzur ve barış içinde olsun. Yanılgıya düşüp barışa hizmet etmediğiniz ve sorumluluğunuzu yerine getirmediğiniz zaman da bir şekilde suçluluk duygusundan kaçınmalısınız. Suçluluk duymaktan sizi men ediyorum. Suçluluk duygusuna hayatta yer yoktur.

Suçluluk geçmişin kalıntısıdır. Berbat bir birikimdir o. Öte yandan sorumluluk sırtınızı dik tutmanıza, yüksekte durup ileri gitmenize imkan tanır.

Suçluluk içinizi yakar ve sizi hareketsiz kılar. Suçluluk duygusuyla baş aşağı gidersiniz. Sorumluluk ise siz yukarıda tutar. Suçluluk duygusu sorumluluğun tam tersidir. Suçluluk duymak kendinizi kırbaçlamak gibidir adeta. Ben merkezcil bir duygudur o. Sorumluluk ise farklı bir merkeze sahiptir. Sorumluluk, kağıttan çiçeğini seven güçlü bir kurşun asker gibidir. Önce sevgi gelir, sonrasında da sorumluluk; diğerlerine verilen değer ve duyulan ihtimam da kolaylıkla bunları takip eder.

Dünyanın tüm güzelliklerinden ve nimetlerinden sorumlusunuz. Dünyadaki tüm ızdıraplardan sorumlusunuz. Sorumluluğunuzun izini sürmek mümkün olmasa da her şeyden sorumlusunuz. Katkı sağladıklarınızdan ve sağlamadıklarınızdan sorumlusunuz. Eğer herkes sorumluysa siz de sorumlusunuz. Bu suçlayıcı bir hüküm değildir. Sorumluluğun idrakıdır.

Güçlüsünüz; dolayısıyla düşüncelerinizle ve yüreğinizle dünyanın şu anda her köşesinde ortaya koyduğu manzarayı değiştirebilirsiniz.

Eğer insanların düşünceleri savaşa katkıda bulunabiliyorsa bunlar barışa da katkıda bulunabilir. Eğer bir kalp parçalanabiliyorsa o kalp bütün de olabilir. Eğer budalalık savaşa yol açabiliyorsa, sevgi ve bilgelik de barışı yaratabilir. İnsanların düşünceleri aptalca olabiliyorsa, akıllı ve bilge de olabilir onlar. Sevgi bir yerde mevcutsa bir başka yerde de mevcut olabilir o. Sevgi aşikar, savaş ise kabul edilemez olabilir.

Barışa yönelik sebepleri aramaktan sorumlu olun, savaş nedenleri aramayın. Tüm savaşlar sizin içinizdedir. Onlara bir son verin. Gücün haklılığını ispat etme ihtiyacından kurtulun. Adaletsizliği savunma ihtiyacından kurtulun. Kendinizin veya halkınızın haksız bir muameleye maruz kaldığını düşündüğünüz her an adaletsizliğe destek vermiş olursunuz. Adaletsizliğin, mihraba yerleştirip tapındığınız bir hazine haline gelmesine izin vermeyin.

Küskünlüğün, kırgınlığın ne kadarı kafidir canlarım? Bu duyguların bir nebzesi dahi çok fazladır. Hayat dahilinde bir ormanda yürüyüş yapmaktasınız. Bazı dallar esneyip size çarpabilirler. Aynı yerde kalıp dallara öfkelenip durmayın. Aynı yerde kalmayın. Düşünceleriniz kilometrelerce ileride olabilir, siz de harikulade bir yolda yürüyor olabilirsiniz. Hiçbir dalın hayat dahilinde sizi geride bırakmasına izin vermeyin. Bulunduğunuz yerden ayrılın. Aynı yerde çakılıp kalmayın.

Bir yanlışı nasıl düzeltirsiniz canlarım? Sadece ilerleyerek. Onu didikleyip üzerinde durarak değil, anlıyor musunuz? Sadece iyi şeyler yaparak. Sadece yükselerek.

Eğer bir yılan tarafından ısırılıp zehirlendiyseniz o zehri bünyenizde tutarak iyileşemezsiniz. O zehri çıkarın içinizden. Kalbinizde buna yer yoktur sizin.

Çeviren: Engin Zeyno Vural