Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

HEAVEN #2655 ISIGINIZIN BIR NEBZESI BILE

HEAVEN #2655 Işığınızın bir nebzesi bile 2 Mart 2008

Yaptığınız bir şeyden dolayı kendinizi yükümlü hissediyorsanız eğer, affedilmeyi istemekten ziyade özür dileyin sadece. Eğer üzüntü duyuyorsanız bunu söyleyin. Affetme mesuliyetini karşınızdakine yüklemeniz gerekli değildir. Affedilmeyi istemek yanlış olduğu için değil. Sadece öyledir ki, bazı zamanlarda, hatta daha da sık olarak bir şey istemekten ziyade sizin bir şeyler vermeniz gerekmektedir. Önceliği kendinize verin. Affetme fikri diğerinin aklına kendiliğinden gelsin. Yapmanız gerekeni yapmak sizin üstünüze düşendir. Hiç kimsenin size bir borcu yoktur.

Bir şey istemektense, hangi armağanı verebileceğinizi kendinize sorun siz. Her daim başkalarını düşünen insanları biliyorsunuz. Onların bu düşünceli yaklaşımlarının, bu ihtimamlarının size kendinizi nasıl iyi hissettirdiğini biliyorsunuz. Siz de aynısını diğerleri için yapın. Kendinize dikkat gösterdiğiniz denli başkalarını da kollayın. Kendinize bu kadar dikkat etmenizin bir gereğinin olmadığını düşünün. Zaten esirgendiğinizi, size zaten ihtimam gösterildiğini, bu nedenle de muhafazaya veya savunmaya ihtiyacınızın olmadığını düşünün.

Belki de hiç kimsenin muhafazaya ihtiyacı yoktur, fakat ihtimam görmek herkesin yararınadır. O ihtimam görenin de yararınadır, gösterenin de. İhtimam göstermek, değer vermek bir liderin en önemli özelliğidir. Lider, herkesi düşünendir. Mutlak surette, kendisinden öte düşünmektedir o.

Güneş parlayıp ışık saçtığı zaman bunu herkes için yapmaktadır. Bu neden sizin için de geçerli olmasın ki, Benim canlarım? Işığınızı neden herkese yansıtmayasınız ki? Kardeşinizi de kendiniz kadar sevmenizin anlamı budur. Dünyadaki Birliğin anlamı budur. Diğerlerini dikkate almak, onlara değer vermek Birliğin bir yansımasıdır. Kendinizde tutup da diğerlerinin de iyilik görmesini esirgeyeceğiniz ne vardır böyle? Diğerlerinin hayatlarına ışık tutmak nasıl da kolay bir şeydir. Işığınız zaten parlarken onu diğer herkese yansıtmamak niye? Işığınızın bir nebzesi dahi bir diğeri için harikalar yaratabilir. Harikalar yaratmayı istemez misiniz? Herkes için can bir ruh, aziz bir varlık olmak istemez misiniz?

Daha ziyade üzerlerinden ışığınızı çekmeyi tercih ettiğiniz kimseler de var mı? Belki de bunlar affetmenizin daha iyi olacağı kişilerdir. Belki de bir özür borçlu olduklarınızdır onlar. Eğer birine karşı iyi niyet eksikliği hissediyorsanız, onlara kesinlikle bir özür borçlusunuz o halde.

Olumsuz bir hissin ne yararı vardır? Neden kimileri olumsuz duygular taşır ve bunları baş tacı ederler?

Herşeyden kurtulun aziz çocuklarım, yüreğinizin özgürce akmasına mani olan her şeyden kurtulun. Hayırlı hiçbir sebep olmaksızın kendinizde tuttuğunuz engellerdir onlar. Bu kıymıkları kalbinizde tutmanın iyi bir yanı olamaz. Hepsini teker teker çıkarın kalbinizden. Sadece çıkarın onları. Yeni bir başlangıç yapın.

Nasıl da hoş bir his olacaktır bu! Hangi insana karşı gerçekten kötü niyet taşımak isteyesiniz ki? Aşırı derecede ağır bir yüktür bu aziz çocuklarım. İnsanlar gazabınızdan uzak olsun. İnsanlar bundan muaf olsun. Belki sizin gözünüzde bunu hakediyorlardır onlar. Bunu haketmediklerini söylemiyorum Ben. Sizin haketmediğinizi söylüyorum; dahası buna katlanamazsınız da. Yara bere almadan bundan paçayı sıyıramazsınız. Öyleyse bir şekilde ablukaya düşmüş yüreğinizdeki ızdırabı bulup onu serbest bırakın. Bırakın bu ızdırap havada uçuşan bir kuş tüyü gibi uzaklaşıp gitsin. Bırakın gitsin sadece. Yeterince muhafaza etmiştiniz onu. Bir an da bir ömür de yeterince uzundur.

Yeryüzündeki hayat bir dakikadan ibarettir. Bu bir dakikayı iyi kullanın. Herkese iyi hizmet edin; bu şekilde kendinize de Bana da iyi hizmet etmiş olursunuz.

Çeviren: Engin Zeyno Vural :wub: