Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

CENNET#2526 Daha kabullenir olmak

CENNET#2526 Daha kabullenir olmak 25 Ekim 2007

Serbest bıraktığınızda neler olmaktadır? Bir arzunuz vardır, onun peşinden gidersiniz lakin bu arzudan kaynaklanan neticelere de tabi olmazsınız. Mesele budur.

Diyelim ki arzunuz özel bir müşteriyi kendi portföyünüze eklemek yönünde. Ona bir şeyler satmak istiyorsunuz. Bir ürün, hizmet ya da danışmanlık da olsa ona satış yapma fikri üzerine saplanıp kalmazsınız. O kişi sizden bir şeyler almaya mecbur değildir. Sizin gibi olma mecburiyetinde değildir. Sizden hoşlanmak mecburiyetinde değildir. O kişi hiçbir şeye mecbur değildir. Teklifte bulunan sizsinizdir. Tüm içtenliğinizle bir teklifte bulunursunuz ve hiçbir şey talep etmezsiniz. O da alır veya almaz. Onun kararı sizi değiştirmez. Hayatınız buna bağlı değildir. Elinizden gelenin en iyisini yaparsınız, kendinizi bu duruma bağlı ve tabi kılmazsınız. Mesele dünyevi hallere daha az bağımlılık göstermek olduğunda “mecburiyetler” söz konusu olmaz.

Hayatta her zaman bir şeyleri satmaya çalışıyorsunuzdur. Yemeğe birisini davet ettiğinizde ona yemeklerinizi ve misafirperverliğinizi satmaya çalışıyorsunuzdur. Hoşça bir akşam satıyorsunuzdur. Burada bir zorlama yoktur. Davet vardır. Arkadaşınız bu daveti kabul veya red edebilir, bu bir felaket değildir.

Daha az bağımlı olduğunuzda daha kabullenici olursunuz. Daha az bağımlı olduğunuzda kendinize ve diğerlerine daha fazla özgürlük tanırsınız. Özgürlük veren olun, zira bu vesileyle daha az bağımlı olacaksınız. Serbest bırakacaksınız. Aslında, gücünüz ve kudretiniz serbest bırakmaktadır. Gücünüz, saplanıp kalmamaktadır.

Kendiniz için hala hedefler belirleyebilir, onların üzerinde çalışabilirsiniz ve hedeflerinizin sadece birer hedef olduğunu bilirsiniz. Zaruret değildir onlar. Bu hedefleri gerçekleştirmeye bağımlı değilsinizdir. Sadece işin keyfini çıkarıyorsunuzdur.

Hayatın çoğu zamanında, şekerci vitrininde gördüğü belirli bir şekerlemeye sahip olmak için tutturan bir çocuk gibi davranırsınız. Bu çocuk illaki ona sahip olmak zorunda gibidir. Sahip olduğu zaman ise sadece kısa bir süre için tatmin duygusunu yaşar. Ve çocuk bu şekerlemeyi alamadığında da katıla katıla ağlayıp, kendini mahrum hisseder. Öfkeden tepinebilir, hatta kendini yerden yere de atabilir.

Hayat, istediğiniz istikamette gitmediğinde sıklıkla sizde bu nevi içsel öfke nöbetleri yaşarsınız. Aşırı bir öfkeye kapılırsınız. Bunun büyük bir mesele olduğunu düşünürsünüz. Bir şeyler gerçekleşmediğinde kendinizi başarısız hissedersiniz. Başarısız olmamışsınızdr. Sadece müşteriniz, sizden almasını istediğiniz şeyi satın almak istememiştir. Kalbinizle odaklandığınız o şekeri alamamışsınızdır sadece. Başarının, başkalarının tutumlarından ziyade sadece size bağlı olduğu durumlara odaklanmak daha iyidir. O kişiler kendilerine aittirler, size ve sizin arzularınıza bağlı değildir onlar.

Diğerlerine özgür iradelerini verin, lakin özgür irade vermek aslında sizin meseleniz de değildir; zira Ben onu insanlara zaten bahşetmiştim. Sizin meseleniz serbest bırakmaktır.

Serbest bırakmak irade meselesi değildir aziz çocuklarım. Serbest bırakmaya niyet edersiniz, sonrasında da bu sahiplenme halini serbest bırakırsınız. Serbest bırakmak zorla olmaz. Hiçbir şey zorla olmaz. Serbest bırakmanın esası budur. Beklenti ve talepler yoktur. Israr yoktur. Serbest bırakmak bilinç yoluyla kaynak bulacaktır. Bunun gerçekleşeceğini ve hayatınızın doğal bir parçası haline geleceğini bilin. Bunu bilin. Hayatınız, bağımlı olmama haline tabi değildir, lakin bu bağımlı olmama halinin gerçekleşeceğini de bilirsiniz. Bağımlı olma-mak sadık bir hizmetkar gibi gelecektir size. Hayatta, size riayet etme zorunluluğu taşıyan, size itaat etme mecburiyeti duyan hiçbir şey olmayacak. Ve dolayısıyla özgür olacaksınız. Ve böylelikle bağımlı olmaktan muaf kalacaksınız.

Çeviren: Engin Zeyno Vural :wub: