Heaven #3677 Hayatınızın seyir defteri
Tanrı dedi ki:
Dünya size emniyetin, güvencenin çok önemli olduğunu öğretmiş, en çok bunun üzerinde durmuştur. Peki emniyet ve güvence fikri nereden kaynak bulur? Korkudan. Korku düşüncesini bir kenara bırakın, bu durumda emniyet için, güvence için özlem duymazsınız. Hayatı dolu dolu yaşamak için can atarsınız.
Gözü kara olmanızı söylemiyorum size Ben. Sağduyudan yoksun olmanızı söylemiyorum; fakat canlarım, sizin sağduyu olarak algıladığınız şeyle Benim sağduyu olarak algıladığım şeyler çok farklı unsurlar olabilir.
Hayatı dolu dolu, doya doya yaşamanızı söylüyorum size. Hayattaki deneyimleri tatmanızı ve yolunuza devam etmenizi söylüyorum. Önünüzde her zaman daha fazla macera vardır. Dün olanlar dünde kalmıştır. Bugün tadını çıkaracak daha fazla şey mevcuttur.
O korkulu ruhiyenin dışına çıkın. “Ya eğer,” düşüncesi sizi korkutuyorsa onu bir kenara bırakın. Size neşe veren, moral ve canlılık kazandıran “ya eğer”leri düşünün.
Hayatın neşe vermesi murad edilir, öyle olması gerekir. Bırakın hayat harika olsun, huşu versin; korku değil.
Hayatı başkalarının algıladığı gibi algılamanız, onlar gibi yaşamanız gerekmez. Siz hayatı kendinize göre alın, kendinize göre yaşayın. Eğer yüksek dağlara tırmanmak istemiyorsanız buna yönelik bir mecburiyetiniz de yoktur. Eğer birileri mağaraları keşfetmekten keyif alıyorsa sizin de aynı şeyden keyif almanız gerektiği anlamına gelmez bu. Yapmaktan hoşlandığınız şeyleri bulun siz. Bir de şunu söyleyeceğim burada; bir kez bile denemeden dağlara tırmanmaktan hoşlanmadığınızı nasıl bilebilirsiniz ki? Öte yandan hiçbir şeyi denemeye mecbur da değilsiniz. Becerebildiğinizi kanıtlamak için bungee-jumping yapmanız gerekmiyor. Belki bunu denemeniz de gerekmiyor. Belki hiç de size göre değil. Belki size uygun olan başka tür bir macera. Belki kitap okumak size daha uygun, ya da bahçeyle uğraşmak ya da çalışırken ıslık çalmak.
Hayattaki maceraların sayımını yapmıyor, bir muhasebesini tutmuyorsunuz. Bir kontrol listesi yok, anlıyorsunuz değil mi?
Korku olmadığında cesaret de yoktur. Sadece hayatı yaşamak vardır.
Sizin için hayatı yaşamak birileriyle sohbet etmek, dans etmeyi öğrenmek, şarkı söylemek, piyano çalmak şeklinde olabilir. Hayatınız seçim yapmanız ve hiçbir şey ispat etmeye çalışmamanız için sizindir. Cesaretinizi göstermek, bunu kanıtlamak zorunda değilsiniz. Herkesin yaptığı bir şeyden korku duymamak zorunda değilsiniz. Sizin kendi hayatınız var ve size sevinç veren, mutlu eden şeyleri keşfetmek size düşüyor. Siz mutluluk arıyorsunuz, sevinç arıyorsunuz canlarım, alınacak puanlar değil.
Mutluluk arayışınız dahilinde mutluluk yayarsınız. Bu kadar basit. Mümkün olduğunca size mutluluk veren şeyler yapın. Yapmak zorunda olduğunuz ve belki de yapmak istemediğiniz şeyleri de mümkün olduğunca mutlulukla yapın. Bakış açınızla, kendinize neler söylediğinizle ya da aklınızdaki bir düşünceyle ilgili olarak söylenecek çok şey vardır. Kendinize iyi haberler verin, yeni tavsiyelerde bulunun, mutluluğa dair yeni bir farkındalık kazandırın; öyle ki yerleri silmek bile sizi mutlu etsin. Ne kastettiğimi anlıyor musunuz?
Hayatın hep eski tas, eski hamam olduğu hissine kapıldığınızda daha önce hiç duymadığınız yeni şarkılar çalan başka bir radyo kanalı açın.
Sizi yoran zihninizdir. Size korku veren zihninizdir. Dizginlerini çekmez ya da ona ilerlemesini söylemezsiniz zihin istediği her şeyi yapabilir. Zihninizin gitmesini istediğiniz istikameti belirleyin; zira zihninizin gelişigüzel düşüncelerinden çok güçlü bir şekilde etkilenirsiniz.
Yeni bir kitap okuyun. Ya da size engel olduklarında, geride bıraktıklarında eski kitabın o sayfalarını kesip çıkarın.
Boş sayfalar iyidir, hayırlıdır. Doldurun onları.
En nihayetinde hayatınızın seyir defterini yazıyorsunuz. Siz ne diyorsanız öyledir o. Hayatınızla ilgili söyleyecek güzel şeyleriniz olsun. Hayal kırıklığından bile memnuniyet duyun, çünkü hayal kırıklığı sizi ileriye doğru iten bir unsurdur. Her şeyden öte hayatınızdaki güzellikler için memnuniyet duyun. Her bir lokma için memnuniyet duyun. Memnun olun, hoşnutluk duyun.
Çeviren: Engin Zeyno Vural