Tanrı Dedi ki:
Kalpte herşeyin düşlenemeyeceği düşüncesi kalbinizden, zihninizden ve dünyanızdan kaldırmanızı istediğim bir düşüncedir. Bu yanlış algıyı kaldırıp terketmeniz için size yalvarıyorum. Bunu yapmalısınız. Dünyanın bekası için bunu yapmalısınız.
Bunu yapamama düşüncesini inanç kalıplarınızdan çıkarmanızı istiyorum. Bu düşüncem, gerçekleşmesi mümkün olmayacak bir düşünce değildir. Gerçek olamayacak kadar iyi diyeceğiniz hiçbirşey yoktur. Sizler, tüm iyi şeyler gerçek olabilir düşüncesini kabul edip kucakladığınızda, Dünya’nın titreşimini hızlı bir şekilde harekete geçirecek ve yükselteceksiniz.
Herşey mümkündür. Ama herşey. Dünyanıza doğması için hangi mucizelere izin vereceksiniz? Hangi mucizeleri hayatınıza davet edeceksiniz? Hangi mucizeleri yakalamak için kollarınızı açacak ve uzanacaksınız? Dünyanızın gerçekleşemeyecek kadar iyi diye nitelediğiniz şeylerle dolduğuna ikna olmuşken ve diğer insanları da buna ikna etmeye çalışırken neler düşünmektesiniz?Henüz, gerçek olamayacak kadar iyi olduğunu düşündüğünüz şeyleri görmüyorsunuz. Henüz, gerçeklik adına gözleriniz önünde cereyan eden mucizeleri görmüyorsunuz. Henüz, Dünya günlük hayatınızda gerçekleşen mucizeleri kabul etmiyor. Öyle görünüyor ki; siz ve Dünya mucizelerin varlığını ispat eden delilleri inkar ediyorsunuz.
Sevgililer, olmadığına inanılan birşeyin varolmadığının ispatına ne gerek var?
Size pek çok azametli ve pırıltılı mucizenin gerçekleştiğini ve tekrar tekrar yeniden gerçekleşmekte olduğunu söylüyorum. Dünya bilinci bunların geçmişte gerçekleştiğini ve halen gerçekleşmekte olduğu düşüncesini sabote edip engellemediğinde mucizelerin tekrar tekrar ortaya çıkışlarına tanık olacaksınız.
Topal bir insanın yürüyebilmesi yeni bir şey değildir. Yaratılmış bu dünyada mucize olmayan hiçbirşey yoktur. Bir ağaç? Bir çiçek? Bir insan? Hangi eksiklik , hangi kusur sizin mucizelerin mümkün olmadığına ve hatta kolayca gerçekleşmeyeceğine inanmanıza sebep olmaktadır?
Ben’im varlığıma inanmayan ve hatta Ben’im bildiğimden daha fazlasını bildiklerini iddaa eden insanlar vardır. Ben, mucizelerin varolmadığı inancının; mucizelerden korkmanın bir bilgelik ve alkışlanacak bir davranış olduğunun öne sürülmüş olmasından kaynaklandığına inanmıyorum.
Neye inanıyorsanız ona inanıyorsunuzdur. İnanmadığınız ise sizin ve Dünyanızın kendinizi inanmamaya ikna ettiğiniz şeydir. Nihayetinde siz kendinizi buna ikna etmiş durumdasınız. Neye inanıyorsanız ya da neye inanmıyorsanız, bu sizin inancınızdır, sizin yolunuzdur ve Dünyanın geri kalanının da sizin inandığınız ve makul olduğunu düşündüğünüz inanç yolunuza inanmasını istersiniz ve bu da hoşunuza gider.
Sayılarda kesin bir rahatlık varmış gibi görünüyor. Düşünceler değişebilir. Düşünceler değişecektir. İnançlarınızın çekmecelerini açmanızın ( inançlarınızı gün ışığına çıkarıp onları tekrar gözden geçirmeniz ) Dünyanın altını üstüne getireceği size söylenmektedir, yoksa bir kez daha size doğru yolun ne olduğunu söylemem mi gerekiyor?
Yardımcı olabilecek şeylere inanmak her zaman daha iyidir. Ancak, bakın, gerçek olmasını arzu ettiğiniz şeylere inanmak zorunda değilsiniz. Yalnızca bunun varolduğunu kabul edin. İnanmadığınız birşeye inanmanızı istemiyorum. İnanmadığınızı saklamak için birşeyler yapmak zorunda değilsiniz. İnsanoğlunun kalbinde düşlediği herşey gerçek olabilir. İnsanoğlunun kalbinde düşlediği şeyler günlük hayatının bir rutini haline gelebilir ve mucizeler bir kez değil tüm yaşam boyunca gerçekleşebilir.
Zihinlerinizi açın. Düşüncelerinizi tüm olasılıklara açın.
Dünyanın hastalıklardan kurtulacağı inancını mı reddediyorsunuz? Neden hastalık daima insanın kaderi olacak deyip hastalık illetine sıkı sıkıya tutunuyorsunuz? Öyle görünüyor ki; hastalığın geçmişin bir inancı olduğunu söyleyen yeni fikirler üretmektesiniz. Fikirler sadece fikirdir. Ancak, kendi etkilerini oluşturdukları için önemlidirler.
Eğer Dünya kalıcı olmasaydı, ve eğer Dünya üzerindeki Yaşam kalıcı olmasaydı, hastalığın kalıcı olduğuna inanmayacaktınız.
HAYIR kelimesi Yeryüzünde bir engelleyicidir. Blokajlarınızı sağlamlaştırmayın. Kuzu ve Aslan hala birlikte uyuyorlar, ve sen alay ediyorsun. Böyle yapacağına kendi kısıtlayıcı inanç kalıplarınla alay et.
Dünyanın kapılarını aç ve yeni fikirlerin girmesine izin ver. Onlara bir şans ver. Ben’im girmeme izin ver!
Çeviren, Alex