Hayatın Ekmeği

God said:

Eğer tek hakikat ise sevgi diğer her şey yanılsamadır öyleyse. Fakat nasıl inandınız bu yanılsamaya, bu illüzyona. Sıkı sıkı sarıp sarmaladınız kendinizi onun içine, sanki bu illüzyon kurtarıcı rahmetinizmiş gibi. Lakin illüzyon, illüzyon olabilir sadece. Öfkeniz mesela sevdiklerim, asla gerçek değildir lakin nasıl da gerçek görünür. Her şeyi bastırıp öne çıkar o an için. Şimdi görebilirsiniz bunun aslında ahmaklık olduğunu, ancak öfkenin ejderhası esareti altına aldığı vakit sıkı tutar sizi. Öfke bağımlılıktır. Ki bağımlılık olmaksızın bir an için bile öfkeye sahip olmazdınız. Zihninize akın etmeden önce fırlatıp bir kenara atardınız onu. Ulaşamazdı asla yüreğinize.

Hepsi fikirdir, düşüncedir. Sizi öfkelendiren bu şey de bir fikirdir; birisiyle hemfikir olmayışınız sevginizdeki anlık hayali bir kesintidir sadece. Çaydanlıkta kopan fırtınadır öfke ve budur olabileceği tek şey. Çaydanlıktan tıslayarak çıkan buhar gibidir. Buhardır o ve öyle fokurdaması gerekmez, sadece öfke ocağı açıktır altında. Eski bir kibrit yakmıştır onu. Güneşi ve Ayı inkar edebilir. Fakat sadece geçici bir alevlenme olabilir öfke. Ve geçicilik onun irtihalinin işaretidir. Bir ejderha da kendini yakmaktan çekinerek etrafa alevler saçmaz her daim. Alev saçmak zorunda değildir peşinen. Blöftür hepsi.

Sevgi ateşi ise bir başka hikayedir. Sevginin kendisi yanmaz asla. Sevgi yelpazeler, serinletir kendi kendini. Aydınlatır dünyayı lakin alevlendirip tutuşturmaz onu. Işıklandırır onu ve alevi kalıcı olarak muntazaman yanar. Dumana boğmaz ortalığı. Yüreklerdeki sevgi kalıntı bırakmadan, kül ve iz bırakmadan yanar. Sevgi dünyanın kalıcı ve değişmez olan tek yönüdür. Sevginin istikrarlı olmadığını düşünebilirsiniz, her daim istikrarlı ve kalıcı olan tek şey o olduğu halde. Ekmek değildir yaşamın temel gıdası. Sevgidir.

Elbette ekmek de sevgidir. Annelerin hamuru yoğuran ellerini düşünün, çiftçinin sevgi dolu ellerini düşünün buğdayı yetiştiren, harmanlayan. Ve onu yiyenin sevgisini düşünün, yağ ve reçelle veya onlarsız. Düşünün sevgiyi ve muhteşem bir çorba gibi onu karıştırdığınızı. Kıvamlıdır çorbanın suyu lakin ipek gibi süzülür kepçeden. Yeterince vardır herkes için. Sevginin çorbası asla tükenmez. Deveran eder sevgi ve kendini yitirmez asla gözden. Kendi kuyruğundan yakalar onu.

Sevgiye liman olursunuz. Ona sur olursunuz. Köprü olursunuz sevgiye. Ne denli çabalarsanız çabalayın sevgiden başka bir şey olamazsınız. Ki denemiştiniz sevdiklerim. Sevgiyi mağlup etmeyi denemiştiniz. Onun varlığını inkar etmeyi denemiştiniz. Dünyayı işaret edip sevginin olmadığını söylemiştiniz. Cehalet sergilemeniz gerekmez sevdiklerim. Sevginin taşıyıcıları sizler, varolan tek bilgelik ve sahip olduğunuz yegane güç sevgi olduğundan dolayı aynı zamanda bilgeliğin bedenlenmiş halisinizdir de.

Yüceliklerden akar sevgi ve yüreğiniz vasıtasıyla akar o. Sevginin yüreğidir kalbiniz. Sıcacık kalır kalbinizde sevgi. Kaç dereceye kadar açık olursa olsun fırın. Yüreğiniz gözetir sevgiyi. Muhafaza eder onu. Ve yüreğiniz kendi lisanını konuşur ki sevgidir bu. Muazzam bir sevgi dürtüsü vardır kalbinizde. Zonklar onunla kalbiniz. Sevginin davulunu çalar ve onun her bir vuruşuna yanıt verilir. Bilinecektir, tüm kalplerin bir olarak attığı ki bu yüzden sadece ve sadece sevgiye yanıt vermeli, sevgiyi vermelidir yüreğiniz.

Translated by: Engin Zeyn...

 

Your generosity keeps giving by keeping the lights on