HEAVEN #2643 Yapmaya mecbur olduğunuz işleri ele almanın yolu 19 Şubat 2008
Son zamanlarda zihniniz bir hayli meşgul. Düşünceleriniz aynı anda pek çok yerde birden dolaşıyor. Zihninizi bu denli meşgul eden şeyin ne olduğunun dahi farkında değilsiniz. Öyle bir his ki, sanki düşünceleriniz oradan oraya sıçrayıp zıplıyor. Kaygı dolu düşüncelere kapıldığınızda, bakışlarınızı yerden kaldırın ve Beni düşünün. Beni hatırlayın. Sessizce Beni hatırlayın. Beni anmak telefona sarılmaktan daha kolaydır. Beni düşünün, dolayısıyla gerçekten odaklanmanız gereken mevzulara dikkatinizi daha kolay verirsiniz.
Masanıza oturmak, faturaları organize etmek, para hesabı tutmak, çekindiğiniz o telefon görüşmesini yapmak ve kapağını kaldırmaya korktuğunuz o ders kitabını okumaya başlamak artık size çok daha kolay gelir.
Daha bahar gelmediği için bahar coşkusuna kapıldığınızı söyleyemezsiniz henüz.
Biraz da amaçsızca sürüklenmenizi, kendinizi esen rüzgara ya da sudaki akıntıya bırakmanızı hiç arzu etmediğimi sakın düşünmeyin. Kesinlikle böyle düşünmem. Bunun üzerinde duruyorum, çünkü hayatta halledilmeleri gereken bazı işler vardır ve sizin de bu işleri yapmanız gerekiyordur. Tabii ki hayallere dalmak istediğiniz anların da tadını çıkaracaksınız; zihninize ve kalbinize nereye gitmek istiyorlarsa oraya gitmeleri için izin vereceksiniz. Fakat bazı anlar vardır ki, hoşunuza gitse de gitmese de o anlar dahiline dikkatinizi toplayıp işinize odaklanmanız gerekir. O işleri ele almanız gerekir ki tamamlayıp bitirebilesiniz.
Sık sık mola verin. Su için ve Beni hatırlayın. Beni düşünmek kolay değil midir? Beni düşünmek hoşunuza gitmez mi? Siz ders çalışırken, bir şeyler okurken ya da bir form doldururken yanı başınızda oturmam hoşunuza gitmez mi? Meşguliyetinize Beni de dahil edin. Hazırım ve erişilebilirim Ben. Zaten sizin tarafınızdayım. Sadece bunu hatırlayın aziz çocuklarım. Bunu hatırlayın.
Sadece, muhteşem diyarlara doğru birlikte kanat çırptığımız o keyifli anlarda erişilebilir değilim Ben. Günlük işler için de erişilebilirim. Onları yapmanızda size yardım ederim. Dünya dahilinde, bu sıradan günlük işlerin halledilmesi gerekir. Hayatta hangi rolü oynuyor olursanız olun, tüm roller bu nevi teferruatlarla uğraşmayı gerektirir. Onlarla henüz ufak tefek bir haldelerken, henüz büyümeden ilgilenmek gerekir. Bu teferruatlarla alakadar olmayı geciktirirseniz onlara çok fazla enerji yüklemiş olursunuz ve bu işler sizi zor duruma düşürürler. O işleri halledin ve keyifli yolculuğunuza devam edin.
Eğilimlerinize bağlı olarak, günlük işlerinizi dışarı çıkıp biraz çiçek toplamadan önce halletmeyi istiyor olabilirsiniz. Fakat önce çiçekleri toplamak aslında size daha iyi geliyor da olabilir, böylece bu can sıkıcı işleri bir vazo dolusu güzel çiçeğin önünde keyifle yapabilirsiniz.
Aziz çocuklarım, bu rutin işleri yürütmek için ne yapmanız gerekiyorsa yapın. O işleri bitirin.
Belki de herşeyi mükemmel bir şekilde yapmaktan hoşlanıyorsunuz ve mükemmeliğe olan düşkünlüğünüz sizi harekete geçmekten alı koyuyor. Bu rutin işleri mükemmel olmadan da halletmenize müsaade ediyorum Ben, aziz çocuklarım. Mükemmeliyet fikrine önem vermeksizin tamamlayın bu işleri. Halledin. Mükemmeliyet önemli değildir. Tamamlamak önemlidir. Eğer zarflayıp pulladığınız bir mektubun üzerine biraz kahve dökmüşseniz ve yeni bir zarfla, pul bulmak çok zor geliyorsa o lekeli olanı gönderin her halükarda, ertelemeyin. Bunu yapmak sizin için iyidir. Böylece bir duvarı aşmış olursunuz. Çok da fazla önemsenmemesi gereken şeyler de vardır. Yapılması gerekenden fazla bir ihtimam gösterilmesine gerek yoktur.
İşlerinizi biriktirip ertelemeyin. Hemencecik halledin bu günlük teferruatları ve ardınızda bırakın. Böylece şimdi bakışlarınızı kaldırın ve Bana bakın, gülümseyin, yapmaktan pek hoşlanmadığınız işleri de ele alın ve size rahatsızlık vermelerine müsaade etmeyin. Onları kaşla göz arasında tamamlayacağız şimdi Biz.
Çerviren: Engin Zeyno Vural :wub: