Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

HEAVEN#1920 Ne etkisi vardır ki dünyanın üzerinizde?

HEAVEN#1920 Ne etkisi vardır ki dünyanın üzerinizde ? Şubat 23, 2006

Tanri dedi ki:

Kendi kalbinize dürüst olun. Bunun ne anlama geldiğini düşünüyorsunuz? Kalbin kendisinin, ona dışarıdan gelen etkilere nazaran çok daha fazla dinlenmesi gerektiği anlamına gelmektedir bu. Diğer herkese ve her şeye inandığınız denli ya da bundan daha fazlasıyla kendinize inanmanızdır iyisi. Dünyanın tüm bir tarihinin bir bağı yoktur sizinle. Dünyadaki, geleceğe yönelik tüm tahminlerin bir ilgisi yoktur sizinle. Tüm bu malumatların ve merakın sizi ilgilendiren bir yanı yoktur. Sizi kendiniz ilgilendirir ancak. Bilin kendinizi. Bilin kendi yüreğinizi.

Dünyanın mutluluk adını verdiği şeyler hiç de sizin mutluluğunuz olmayabilir.

Doğrusu olduğunuz gibi olmaktır. Doğrudan da fazlasıdır bu. Bir zarurettir. Ve birey olduğunuz denli aynı zamanda kollektif Varlık da olmanız fevkaladedir.

Dünyanın peşi sıra gidiyordunuz çünkü onun sizden fazlasını bildiğini düşünüyordunuz. Belki de biliyordu lakin sizi tanımıyordu o. Dünya size pek nadir, pek güç şöyle bir göz atar ve böyleyken de kalbinizin atışlarını nasıl bilebilir ki? Dünya herkesi bir araya toplar ve bu gün önerdiği şey için de sizi sıraya sokar. Muhtemelen bir şeyler satın almanızı önermektedir.

Bir düşüncedir satın aldığınız şey her zaman. Satın aldığınız ürünün kendisi değildir o. Bir fikir, bir düşüncedir. Dünya sizi kendi mağazasına doğru çeker. Düşüncelerin devasa bir marketidir dünya. Ve size ürünlerin faturalarını satar. Nadiren teslimatını yapar vaatlerinin. Ya garantiler? Tüm bu fikirler yerine getirirler mi gereklerini? Var mıdır tenzilat dönemleri, iadeleri?

Resmin tamamını gördünüz.

Zaman dünyadan çok kendinize itimat etmenin zamanıdır. Bu kimin haklı kimin haksız olduğu meselesi değildir. Bu dünyadaki ticaretin meselesi değildir. Size neyin mutluluk vereceğinin mevzusudur. Sizin nasıl mutluluk vereceğinizin mevzusudur.

Kendi kimliğinizi arıyorsunuz. Dünyada aramayın onu. Dünya bilmez ki sizin kim olduğunuzu. Lakin siz biliyorsunuz kim olduğunuzu. Kendiniz olmayan pek çok şeyi denemiştiniz. İçine sürüklendiğiniz bu şey için suçlamayın dünyayı. Pek çok ayakkabıyı denemiştiniz ve Sindirella’nın ki yoktu onların arasında. Olsun varsın.

Lakin şimdi varoluşun başka bir düzlemindesiniz. Şimdi sorduğunuz soru şu değil: “Satın aldığım bu şeyin terkibinde ne var?” Şimdi sorduğunuz soru şu: “Benim muhtevam nedir?” Bundan da şu soru anlaşılır: “Kimim ben? Sadece bu muyum ben? Benim kim olduğumu sanıyorum ben? Soru şu değildir: “Dünya ne düşünüyor benim hakkımda?”

Sevdiklerim, dünya sizin hayatınızı sizin için yaşamaz. Bu yaşam sürecindeki bu hayat sizindir. Elbetteki tecrübe ediyorsunuz hayatı. Başka ne yapabilirsiniz ki? Ve böylece bir gün gösteriyi yolda yakalayacaksınız. Hayatın arabasını sürüyor olacaksınız ve bulacaksınız yolunuzu.

Onaylanmayı beklemeyeceksiniz. Dünyanın sizi onaylıyor olması veya olmaması alakasızdır. Dünyayı dinleseydi eğer, kim muazzam bir başarı kazanabilirdi ki? Dünya HAYIR diyeceğinden dolayı. Dünya alay dahi edebilirdi sizinle. Tüm o muazzam kişilerle de alay etmişti dünya, en azından keşifleri ve şöhretleri tanınır oluncaya dek ve hatta bazen bundan da sonra. Lakin dünyanın onayının önce veya sonra olması ne farkeder ki? Benim yüreğimin, sizinkinin içindeki atışlarını duyduğunuzda dünyanın ne etkisi olabilir ki üzerinizde?

Çeviren: Engin Zeyno Vural