Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

HEAVEN #2657 MAZININ UZERINDEN ATLAYIN

HEAVEN #2657 Mazinin üzerinden atlayın 4 Mart 2008

Daha nereye kadar Benden kaçacaksınız? Sizi ardınız sıra kovalayan vicdanınız değilim Ben. Sizi yoklamak ya da sizden bir şeyler almak için peşinizde değilim. Sadece sizin beraberinizde olmak istiyorum. Bundan fazlasını istemiyorum. Aslında evet, bir de sizin mutlu olmanızı istiyorum Ben. Yağmur da yağsa güneş de açsa, her halükarda Bana gelmenizi istiyorum. Beni tanımanızı, sizin için nasıl da bir Arkadaş olduğumu, size arkadaş olmak için nasıl heves duyduğumu bilmenizi istiyorum Ben. Evet, Beni olduğum gibi tanımanızı istiyorum. Bana yönelik vizyonunuz Benim Hakiki Vizyonumla örtüşür hale gelsin aziz çocuklarım. Hakiki Vizyona sahip olmanızı istiyorum Ben. Hal böyleyken de aslında sizin farkındalığınız dahilinde bulunmaktan başka bir şey istemiyorum. Sizin beraberinizde olduğum zaten bir gerçektir. Tüm bunların haricindeki arzum sizin mutlu olmanızdır, kendi kendinizden, o güzel benliğinizden, olduğunuz haliyle şüphe duymaksızın mutlu olmanızdır.

Benim, Tüm Her Şey olduğum doğrudur. Benim “Her Şeye Kadir Yaradan” olduğum doğrudur; fakat siz Beni ya kaçacağınız bir “kötü adam” gibi ya da sorgusuz sualsiz itaat edeceğiniz, önünde yerlere eğileceğiniz bir “iyi adam” gibi görüyorsunuz. Ben İYİ olanım fakat önümde yerlere eğilme mecburiyetiniz bulunmuyor. Bana kul olmanız gerekmiyor. Benim kurbanım değilsiniz sizler. Sizinle oyun oynamıyorum Ben.

Hakikat olmam ve bunu bilmenizi istemem, sizi perişan birer hizmetkar olarak görmek istediğim anlamına gelmez. Evet Bana hizmet etmenizi istiyorum aziz çocuklarım, zira Bana hizmet etmek kendinize ve tüm hayata hizmet etmektir. Bana hizmet edin, fakat köle konumunda olması gereken biriymişcesine yapmayın bunu. Elbetteki Benim İrademi kefaret ödercesine değil, gönülden takip etmenizi istiyorum. Bir borç altında değilsiniz. Aziz çocuklarım, hiçbir şekilde kefaret ödemenizi istemiyorum Ben. Ne Benim, ne de sizin buna ihtiyacınız var. Pişman olmanızı, tövbe etmenizi ve kefaret ödemenizi dünya söyler size. Ben değil. Ben her şeyi ardınızda bırakmanızı ve ilerlemenizi söylüyorum size. Ardınızda kalanlara hoşçakal demenizi. Dün olduğunuz kişi değilsiniz, dün olduğunuzu düşündüğünüz kişi değilsiniz.

Size maziyi unutmanızı söylüyorum Ben, çünkü bir an için yanıp sönmüş olan bir ışık çakmasıdır mazi sadece. Artık mevcut değildir. Asla mevcut değildi. Onun “geçmiş” olduğunu görebilir ve ardınızda kalan maziyle kendinizi özdeşleştirmezsiniz. Maziyi bir tabela ya da pankart gibi önünüzde tutma eğilimindesinizdir. Onu bırakmanız icap ettiği halde geçmişi gözünüzün önünde tutmak istersiniz. Gözünüzü korkutmadığı sürece mazinin nerede durduğu, hangi konumda olduğu mühim değildir. Yeter ki geçmiş olsun.

Mazi düşen yapraklardan fazlası değildir. Geçmişin yapraklarını toplamayın. Oldukları yerde bırakın onları. Geleceği yaratan enstrüman mazi değildir. Üzerinden atlanılması içindir o. Zihninizdeki engelleri yıkın. Onlara “Sayonara” deyin.

Annesine papatya getiren bir çocuğun yaptığı gibi Bana gelin, sadece Benim çocuğum olun bugün. Bana kendinizi sunuyorsunuz ve bundan çok mutlu oluyorum Ben. Bana kendinizi sunduğunuzda, Bana sevgi sunarsınız ve Benim size bahşettiğim de tam budur zaten.

Çeviren: Engin Zeyno Vural :wub: