Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

HEAVEN#2492 Mutluluk Buradadır

HEAVEN#2492 Mutluluk Buradadır 21 Eylül 2007

Dikkatinizi, size mutluluk veren şeylere yöneltin. Sizi mutlu eden şeyler elbetteki olaylar ya da oluşumlar değildir. Bunlarda, sizin içinizdeki mutluluğu ortaya çıkaran bir şey vardır. Size mutluluk veren hadiseler biribirlerinden ne denli farklılık gösterirse göstersin, hepsinin ortak bir yanı vardır. Bunun ne olduğunu keşfedin zira böylelikle mutluluk formulüne sahip olabilsesiniz.

Neler size mutluluk verir. İşte bunlardan bazıları:

Güneşli bir gün. Temiz hava. Şakıyan kuşlar. Alınan, verilen ya da gözlemlenen sevgi. Oyun oynayan çocuklar. Güzel bir kitap. Yeni ayakkabılar. Size ulaşan eski bir dost. Bir tandığınızın doğum yaptığı haberi. Kelepir bir alışveriş.

Sanırım uzun bir liste yapabilirsiniz, belki de sonsuz bir liste oluşturabilirsiniz. Size bir nebze dahi olsa ne mutluluk verir? Neyin mutluluk vermediğini düşünmeyin? Size ne mutluluk verir?

Ve sizin mutluluk tanımınız nedir? Bunun büyük bir coşku olması gerekmez değil mi? Mutluluğun çok muazzam olması gerekmez. Sessiz, sakin de olabilir o. Sizi her ne mutlu ediyorsa, içinizdeki mutluluk rezervini farketmenize yol açar. Zaten mevcut olan ateşi körükler o. Sizin mutluluk ateşinizi ne körüklüyor aziz çocuklarım? Bunu kendi kendinize yapabilir misiniz?

İçinizdeki mutluluk kıvılcımlarını alevlendiren şeyleri kendinize temin edin. Kendinizden mutluluğu esirgemeyin artık. Dudaklarınıza bir tebessüm, yanaklarınıza pembelik getiren şeyleri bir araya toplayın.

Eğer bir ağaca tırmanmak istiyorsanız, ona tırmanmamak niye?

Eğer yağmurda yalınayak yürümek istiyorsanız, bunu yapmamanız gerektiğini kim söylüyor size?

Eğer tatlı, olgun bir meyve yemek istiyorsanız onu yiyin.

Ve hangi yollarla mutluluk verebilirsiniz, bir nebze dahi olsa ne kadar mutluluk verebilirsiniz?

Şimdi başlayın. Mutluluk armağanına kimin ihtiyacı var şimdi? Belki bu armağanı siz verebilirsiniz. Cömertçe bahşedin onu.

Masallar, yolculukları sırasında yemeklerini yaşlı bir adamla ya da kadınla paylaşmayı red eden büyük erkek kardeşlerin hikayeleriyle doludur. Daha genç ve budala kardeş yemeğini paylaşır, sonrasında ise şatodaki prensesi kazanır. Budala kardeş bir ödül beklentisiyle paylaşmamıştır. Paylaşmamazlık edemediği için yapmıştır bunu. Basit ve sade masumiyet paylaşır. Ne bir maliyet ne de bir ödülün hesabını yapar. Masumiyet, bir şeylerden yeterince bulunmayacağını düşünmeyecek denli sade ve basittir. Masumiyet, mahrumiyet duygusunu tanımaz.

Bolluk ve yeterlilik mutluluğunuzun bir parçası mı? Elbetteki yoksunluk fikriyle doluyken mutlu olmak zordur. Elbetteki düşünmekte olduğunuz şeyleri düşünmek sizi mutlu etmez. Öyleyse, sahip olduklarınızı düşünmek varken yoksunluklarınızı düşünmek niye? Takdir etmek için sizin olan şeyleri takdir edin. Takdir duygusu mutluluğun bir parçası mıdır?

Huzur hissi de mutluluğunuzun bir parçası mıdır? Elbetteki kavgacı düşünceler size mutluluk getirmez. Böyle düşünceleri bırakın. Kendinizde huzuru himaye edin. Tüm anlayışı içinde barındıran barış ve huzurun içine daldırın kendinizi.

Sanırım yenilikler de size biraz mutluluk veriyor. Öğrendiğiniz bir şey. Daha önce hiç yapmadığınız bir şey.

Size mutluluk veren bu şeyin muazzam olması gerekmez. Küçük şeyler de bunu yapar. Mesele aziz çocuklarım, mutluluğu beklememeniz gerektiğidir. Onu şimdi keşfetmeniz gerekmektedir. Neredeyse onu bulun ve ilan edin. En beklenmedik ve en umulan yerlerde mutluluğun kaşifi olun. Aslında onu bulabileceğiniz tek bir yer vardır, o da kalbinizdir. Şimdi açın kalbinizi, böylelikle arayışında olduğunuz mutluluğun tüm hazinelerini bulacaksınız. Mutluluk sizi arıyordu aziz çocuklarım. Bulunmak istiyordu o. Bulun onu şimdi.

Çeviren: Engin Zeyno Vural