Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

CENNET#2570 Aydınlığınız 8 Aralık 2007

CENNET#2570 Aydınlığınız 8 Aralık 2007

Yapmak istemediğiniz hiçbir şeyi yapmayacaksınız. Bu şımaracağınız anlamına gelmiyor. Kendi üstünüze düşen şeylerin bilincinde olacak ve onları yapacaksınız.

Işık içinde büyüyüp gelişirken, daha büyük hizmetler vereceksiniz. Sadece ışığınız vasıtasıyla dahi bu hizmetleri yerine getiriyor olacaksınız. Dünyayı aydınlatmanın ne anlama geldiğini düşünüyordunuz? Işığınıza kılıf geçirerek aydınlatmıyorsunuz dünyayı. Onu doğrudan, açıkça yansıtıyorsunuz. Onu heryere yansıtıyorsunuz. Daha önce yapmaya muktedir olduğunuzu asla düşünmediğiniz şeyleri yaparken buluyorsunuz kendinizi. Daha çok ışık yayarken daha net de görüyorsunuz. Dünya kendisini size ifşa ediyor. Dünyanın çiçeklendiğini görüyorsunuz, bu çiçekleri vermek için topluyorsunuz.

Karanlıkta, nereye gideceğinizi bilmek zordur. Işık altında ise bu kolaydır. Yolunuz aydınlanmıştır. Takip ettiğiniz ışık sizsiniz. Güneş ışınları yüreğinizden süzülmektedir, tüm dünya sizin sayenizde aydınlanmaktadır.

Eğer ışığınız henüz dünyayı aydınlatmamışsa bu, ışık düğmesini “loş ayarında” tuttuğunuz içindir. Işığınızı sonuna kadar açabilirsiniz. Saklamanız veya kendinizde tumanız gereken hiçbir şey yoktur. Işığınızı paylaşacaksınız. Onun çağlamasını sağlayacaksınız. Sizden bir sevgi infilakı gibi yayılacak o.

Benim ilk ışık patlamam halen yanmaktadır. Benim size sağlamış olduğumu siz de dünyaya sağlayacaksınız.

Işığınızı bulacaksınız, onu tutuşturacak ve sonsuza miras kılacaksınız. Işığınız asla sönmeyecek. Sizi temin ederim ki bu olmayacak.

Işığınızın üstüne örttüğünüz o şeylerin tümünü kaldırsak, saçtığınız ışığın hızını bilir ve sizi nereye götürürse götürsün onu takip ederdiniz. En uzak yıldızlara erişirdiniz. Gökkubbedeki en Büyük Yıldız olurdunuz. Kendinizi keşfederdiniz. Dünyadaki konumunuzu keşfederdiniz.
Dünyanın sizi beklemediğini mi düşünüyorsunuz? Dünyanın, onu aydınlatmanız için can atmadığını mı sanıyorsunuz? Dünyanın ışığınıza ihtiyacı olmadığını, onu vermeniz için size gerek duyulmadığını mı düşünüyorsunuz? Yeryüzünde, başka nedenlerden dolayı bulunduğunuza gerçekten inanıyor musunuz?

Sizi sadece eğlence olsun diye mi yarattığımı sanıyorsunuz? Dünyayı harekete geçirip şirin Varlıklar yaratmayı bir hobi olarak gördüğümü mü düşünüyorsunuz? Kendimle ne yapacağımı bilemediğimi, ortalıkta gezinirken de sizi yarattığımı mı düşünüyorsunuz? Hayır, aziz canlarım, sizi muazzam bir gaye için yarattım Ben, bu gaye Kendi hakiki sevgimdi. Zaman geçirmek için bir uğraş değildiniz. Çok zaruriydiniz. Fazla bir değerininizin olmadığını düşünebilirsiniz. Üzücü olan ise ne kadar değerli olduğunuzu bilmemenizdir. Bilmeyi de red ediyorsunuz. Bir yerlerde, sizi bundan alıkoyan gizli bir hükmün olduğunu düşünüyorsunuz.

Gizli saklı hiçbir şey yoktur. Herşey açıktır. O gözalıcı ışığınızın parlamasına müsaade etmeniz gerekir sadece. Bunca zamandır, ona uyanmanızı bekleyerek ışığınızı parlatıyorum Ben. Uyanın artık. Işıl ışıl parıldayan bir güzelliksiniz. Farkındalığınızı açın. Benim Işığımdan içeri girin ve tüm dünyanın görmesi için kendi ışığınızı parlatıp canlandırın. Güveniyorum size, inanıyorum.

Bir işaret mi bekliyordunuz? Tüm dünya size işarettir. Kalbinizde hissedebileceğiniz bir ağırlık size işarettir.

Ben, Yaradan, sizin işaretinizim. Sadece Benim düşüncem bile size bir işaret. Varolmanız bir işaret. Hiçbir şey için beklememelisiniz. İleriye doğru koşmalı ve kendinizi yakalamalısınız. Dünyaya Muazzam bir Işık yansıtırken Bana katılmanız için burada bekliyorum sizi.

Çeviren: Engin Zeyno Vural

Hatırlatma: Sevgili okurlarımız, Cennetmektuplar’ını (HeavenletttersTM) paylaşırken lütfen kaynak site olan www.heavenletters.org adresini belirtiniz. Üyelik başvurusu sitede yer alan http://www.heavenletters.org/maillist/index.php linki üzerinden gerçekleştirilmektedir.