Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

CENNET#2552 Tanrının hayalindeki meyve bahçesi

CENNET#2552 Tanrının hayalindeki meyve bahçesi 20 Kasım 2007

Aramızda sevgiden başka bir şey yoktur. Ve sevgi aramızda da değildir, Bizimdir o. Sevgi Ne olduğumuzun, Kim olduğumuzun değişmez kesinliğidir. Söylediklerimin birazını kabul edebilseydiniz, eğer kabul edebilseydiniz, Bizim Bir olduğumuz Hakikatinin en ufak bir nebzesini gerçekten kabul edebilseydiniz, Beni bariz bir şekilde temsil eder, Bana açık seçik beden teşkil ederdiniz ve o Dünya ki hayal bile edilemeyecek bir şekilde yücelip gelişirdi. Yeryüzünde Cennet’in nasıl olabileceğine yönelik tüm hayalleriniz az gelir, yetersiz kalırdı. Bir Cennet/Bir Dünya gerçeğine temas bile edemezdi düşleriniz. Sanırım buna olağanüstü Yurt/Yürek karması adını vereceğiz. Cennetin cennet olmasına gerek kalmayacak çünkü cennet hayatın kendisi olacak. Ilıcalara, kaplıcara lüzum olmayacak. Hayatın kendisi canlandırıp gençleştiren bir yapıda olacak. Musluktan akan sular tertemiz, köpük köpük, bir zamanlar Cennet’ten şimdi ise Dünya’dan kaynak bulan arı memba suları olacak. Kimse Cennet’le Dünya arasında fark bulamayacak zira ikisi de Yurt haline gelmiş olacak. Kimse ahlar ohlar çekip “Cennet bu mu?” demeyecek, kimse inleyip oflayıp “Dünya bu mu? Hepsi bu mu?” demeyecek.

Ayrılık mevhumu ortadan kalkacak. Her bir yüreğin içindeki o Yurt bilinir hale gelecek. Eşiktesiniz aziz çocuklarım.

Gerçek, bir sanıdan daha fazlası olduğunda, onu tamamen idrak ettiğinizde onu tanıyacaksınız. Onda yaşayacaksınız. Tamamen Sevginin Birliği olacaksınız. Bundan başka neyim ki Ben? Ben neysem siz O’sunuz. Sadece henüz bunun farkına varmamıştınız. Buna inanmamıştınız. Mesele inanmanız gerektiği değildir. İnancın bununla hiçbir alakası yoktur. İnanç tutunulacak bir şeydir. İnancı dahi serbest bırakmanız, özgür kılmanız ve sadece “Bilme” konumuna geçmeniz gerekir. Bu bir kapıdan girmek gibidir. Kapının diğer yanındaki odaya dair istediğiniz her şeye inanabilirsiniz, fakat kapıyı açtığınızda, kapının açılmasına izin verdiğinizde ve içeri girdiğinizde odanın muhtevası artık ne bir sırdır, ne de bu muhteva inanca dayalıdır. İnaç size bağlılık ve güven sağlamış olabilir fakat artık ağaçlara dokunabilir ve meyveleri yiyebilirsiniz. İnanç bir tariftir. Sizin için ne kadar açık olursa olsun belirsizdir o, muğlaktır.

O meyve bahçesinden içeriye girdiğinizde ise bilirsiniz. Buradasınızdır. Artık bir suret dahi değilsinizdir. Siz esas olansınızdır. Sultan’ın bahçesinde Sultan sizsinizdir. Bahçe sizindir. Benim gerçek olan hayalimin bahçesi sizsinizdir. Artık herkesi Kendiniz gibi bilirsiniz. Artık Bizim Birliğimizi bilirsiniz.

Birlik dahilinde yalnızlığın varolacağından korkmayın. Hiç de değil. Dostluğun muazzam zenginliğidir o, çünkü siz Herkes ve Herşeysinizdir, çünkü siz Birsinizdir. Artık bu hayali ayrılık mevcut değildir. Çok daha iyisi vardır.

Şununla yüzleşin, Birliğin çok daha hayırlı bir şey olduğuna yönelik en ufak bir sezişiniz olsaydı; bu çeşitlilik, farklılık, çokluk mevhumlarınıı çoktan bir kenara bırakırdınız. Birlik mevhumunun tam da istediğiniz şey olduğuna yönelik pek çok şey söylüyor, bu konuda bol bol konuşup laf üretiyor olabilirsiniz. Onun için kıvrandığınızı söyleyebilirsiniz ve buna rağmen sanki cankurtaran halatınızmış gibi ayrılık mevhumuna sarılırsınız.

Sevgi can kurtaranınızdır, sadece sevgi Birliği tanır, sevgi Birliğin ne olduğunu bilir. Kısımlara ayrılmış, bölünmüş ya da katmanlar halindeki sevginin de elbet bir önemi ve işlevi vardır, lakin bütün halindeki, Birlikle bütünleşmiş sevgi çok daha hayırlıdır. Yaşasın sevginin Birliği.

Birlik türlü yemeği gibidir. Kerevizler yine kerevizdir. Patatesler de patates. Harikuladedir onlar. Hepsi kendi değerli kimliğine sahiptir. Lakin suyla, öbür sebzelerle ve baharatlarla karışınca, yüksek ısıya ulaşıp birbirinirlerine karışınca, bu ayrı parçaların hepsi tek bir çorba haline gelir. Kereviz hala oradadır. Patates hala lezizdir. Fakat tüm sebzeler güçlerini birleştirerek tek bir karışım haline gelmişlerdir, sadece bir karışım değil Sultan’a layık bir çorbadır artık o.

Çeviren: Engin Zeyno Vural

Hatırlatma: Sevgili okurlarımız, Cennetmektuplar’ını (HeavenletttersTM) paylaşırken lütfen kaynak site olan www.heavenletters.org adresini belirtiniz. Üyelik başvurusu sitede yer alan http://www.heavenletters.org/maillist/index.php linki üzerinden gerçekleştirilmektedir.