Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

CENNET#1999 CENNETTEKI TUM YILDIZLAR Mayis 13, 2006

CENNET#1999 Cennetteki Tüm Yıldızlar Mayıs 13, 2006

Tanrı dedi ki:

Cennetteki tüm yıldızların ışıklarını üzerinize yansıttıkları şekilde rahmet akıtıyorum üzerinize. Tüm yapmanız gereken, yukarıya yıldızlara bakmak. Hatta bakmasanız bile Dünyaya düşmekte olan ışık çarpacaktır gözünüze.

Ya bilseydiniz eğer rahmetle sarılı olduğunuzu? Ya bilseydiniz eğer bunu kuşku duymaksızın? Şimdiye dek öğrenmiş olduğunuz tüm o şeyleri öğrenmemiş olsaydınız eğer, bilirdiniz. Kendiniz gibi görebilseydiniz dünyayı eğer, görürdünüz tüm o ışığı. Tamamen karşı olacağınızdan dolayı inanmanız gerekmezdi telkinlere ve hata yapmazdınız. Haliyle, mevcudiyetinden çok yokluğuna inanmaktaydınız ışığın? Böyle değil miydi?

Hatta sadece hata yapmış olduğunuzu itiraf edebilseydiniz dahi yıldırım gibi yol alırdınız. Bir idrak olmaksızın dahi, şöyle diyebilirdiniz:

“Tanrım, yanlış anlamışım Dünyayı. Hata yapmışım. Gördüğüm ve duyduğum herşeye inanmıştım. Böyle yaparak ileriye bakmadım. Bunun yerine, açıklamaların bir yere varmayacağını bilerek açıklamalar aradım. Açıklamalar, izahlar kendi etraflarında daireler çizdiler ki Yeryüzündeki hayat onun izahından daha farklıymış. Kelimeler senin bahşettiklerinin hakkını vermiyor. Kelimelerin olmadığı yere gitmem gerekiyor. Cennetin Krallığı kelimelerin giremediğ daha farklı bir boyutta yer alıyor.”

“Senin bize bahşetmiş olduğun yaşam hediyesi en muazzam şiirin de ötesinde, en muazzam hayalin de ötesinde, benim en harikulade düşlerimin, tahayyüllerimin de ötesinde. Yaratmış ve ihsan etmiş olduğun kainat henüz tadına bakmak için kendimize izin vermediğimiz bir nektar; hepsi önyargılı düşünceler ve bizim buna cesaret edemeyişimiz yüzünden. Görünüşte Bilinmez olana atılma riski yerine, Bilinenin yanında kalmayı tercih ediyor, rahatsızlığın içinde rahatlık buluyormuşuz gibi görünüyor.

“Tanrım, ağırdan almama rağmen biliyorum ki fazlası var benim için. Daha Fazlası için Sana talepte bulunmak kifayetsiz. Bize böylesine gönülden ve rahmetle bahşettiklerinin Hakikati, daha fazladan da öte.”

“Biliyorum ki cefa etmezsin bize. Lakin dünyanın cefa çektiğini ispat için pek çok delil var. Aksini söyleyen; halihazırda gördüklerimin ötesindeki kanıtların varlığına dair bir farkındalığa sahibim hala. Dünya kutu içinde kutu ve her bir kutunun etrafında da paket kağıtları var. İlk kutudan öylesine etkilendim ki ötekileri açmaya başlayamadım henüz, buna rağmen biliyorum onların da açılması gerektiğini.”

“Biliyorum yaşamın sonsuz olduğunu söylediğini fakat halen sonluya bağlı haldeyim. En dıştaki büyük kutuya takılı kalmış haldeyim. Bir sonraki kutuya ulaşamadım bile. Ve anlıyorum ki açtığım her bir küçük kutu onların büyüyüğü aslında. Evet, anlamaya başladım ki her zaman bir diğer kutu mevcut ve de onların en küçüğü elimde tuttuğum en büyük kutudan da büyük.”

“Henüz hikayenin tümünü bilmediğimin farkına varmak büyük bir ilerleme benim için. Ki eğer bir kitapsa yaşam, sadece bir sayfayı çevirip okudum henüz ve tüm hikayeyi bu tek bir sayfadan anlayabildiğimi zannettim.”

“Önümde kitabın tamamı var ve henüz göremediğim bir mürekkeple yazılmış o. Silinmez sabit bir mürekkep, fakat sanırım görünmezmiş gibi geliyor bana çünkü gözlerim göremiyor onu henüz.”

“Cennetteki Tanrım, kendi yüreğime aç beni, Cennetin ve Senin bulunduğun o yere.”

Çeviren: Engin Zeyno Vural