Please read the Guidelines that have been chosen to keep this forum soaring high!

CENNET#1949 Birer Kral ve Kralicesiniz Sizler Mart 24,

CENNET#1949 Birer Kral ve Kraliçesiniz Sizler Mart 24, 2006

Tanrı dedi ki:

Sevmek içindir kalbiniz. Öyleyse neden kalbinizi başka bir şey için kullanıyorsunuz ki? Öyleyse neden kalbinizdeki sevgiye sırtınızı dönerek kalbinize doldurduğunuz küçümseme, ızdırap ve tüm diğer düşük nitelikli duygulara yer açıyorsunuz? Asla murad edilmemişti kalbinizdeki sevgiden kendinizi ayırmanız. Asla murad edilmemişti sevgiyi bir kenara ayırarak iyi ya da kötü günler için tasarruf etmeniz. Bir kenara konulmak için değildir sevgi. Gösterinin yıldızıdır o. Yoktur ondan başkası.

Kazanmak gerekir onu.

Asla dert tasa dolu olması murad edilmemişti kalbinizin. Uzaklaştırın, izale edin oraya yığdığınız kaygıları. Kargaşa yaratarak huzursuz ediyor onlar yüreğinizi. Sevgiyi ve yaşamsallığı bir kenara itiyorlar.

Ya Benim beraberinde asla dert tasa taşımayan sezgiye haiz kutsanmış hayvanlarım gibi olsaydınız? Siz yaşamınızın çoğunu olası kayıplar ve diğer kombinasyonlar üzerinde tasalanarak harcarken, bacaklarını bile kaybedetse onlar yine dansederler ağaçların üzerinde. Sevgili Çocuklar, kalbinizi kaybetmekten bile bahsediyorsunuz sizler. Sanki sevgiyi vermek bir kayıp olabilirmiş gibi. Nasıl da bir hayalgücünüz var.

Sevgiye yükselmekte iken aşka düşmekten bahsediyorsunuz.

Şayet sevgiye mani olan onca beklentiyle sınırlandırmamış olsaydınız kalbinizi, şayet itip kakmamış olsaydınız onu, %100 tanır, bilirdiniz sevgiyi. Daha başka nasıl bir kalp problemine sahip olabilirdiniz ki? Sizi kimin sevdiği ya da sevmediği neyi fark ettirirdi ki? Yüreğiniz sevgiyle dolu olur, hayatınız da mutluluğun doygunluğu içinde yaşanırdı. Başkalarının, kalpleri ile ne yaptıkları neden sizi bu denli alakadar ediyor? Kendi sevginizden ne alıkoyabilir ki sizi? Sizin kalbiniz bu, başka kimsenin değil. O Benim de kalbim elbette, lakin Biz zaten Biriz herhalükarda.

Sevginin çaydanlığı olan kalbinizin dibi tutmamalıdır asla. Her daim buhar çıkmalıdır ondan. Her zaman kıpır kıpır kabarcıklar yükselmelidir ondan lakin tükenircesine kaynamamalıdır hiç bir zaman. Her daim bir salatalık kadar serin ve bir tost denli de sıcak olmalıdır.

Nasıl da bir yüreğiniz var ve nasıl da göz ardı ediyorsunuz onu. EKG’ler ölçtürüp sevgiyi ise hiçe sayıyorsunuz. Nabzınızı ölçüyorsunuz. Kalp atışlarınızı sayıyorsunuz ancak kalbinizin tempo tuttuğu sevgiyi unutuyorsunuz.

Boşaltın kalbinizin bodrumlarını, tavan aralarını tüm o izbe kilerlerini. Orada birikmiş ne varsa çıkarın dışarıya. İhtiyaç olmayan her şeyi. Hayatiyetiniz için elzem olduğunu düşündüğünüz tüm bu kaygı, endişe ve ızdıraplar lüzumsuzdur. Görkemli bir saray olması murad edilmişken kalbinizin, köhnemiş eşyaları depolamak için bir hangar olarak kullanmaktaydınız onu.

Gözden geçirin kalbinizin odalarını şimdi ve orada bırakılan lakin asla oraya ait olmayan her şeyi çıkarın dışarı, atın onları. Bir saray temizliği yapalım şimdi. Zihninizin yargılayıcı hizmetçileri her şeyi kalbinize fırlatıp atıyor ve orada bırakıyorlardı onları. Şimdi ele alın idareyi. Huzur dolu kılın onu. Bundan böyle ona yabancı hiçbir şey kalmasın kalbinizin içinde.

Sevgi için karar verin şimdi. Hepsi bu. İstenmeyen şeyler için bir depo haline getirmeyin kalbinizi artık. Kalbinizi öylesine doldurun ki sevgiyle, başka hiç bir şey giremesin ona. Sevgi dolu bir kalpte yer yoktur başka şeylere. Sadece sevgiye yer vardır onda. Sonuna kadar açmanızla birlikte sevgi çağladığını görürsünüz tüm o damarların.

Aziz canlarım, şayet kaygı, endişe ve ızdırap hoşunuza gitmiyorsa hala neden tutuyorsunuz onları? Hatırlayın, altın ve gümüşten kalpleri olan krallar, kraliçeler olduğunuzu. Fırlatıp atın demir parçalarını. Dilediğiniz her şeyle doldurabilirsiniz kalbinizi. İstemediğiniz bir şeyi alı koymanızın gereği yok ki.

Çeviren: Engin Zeyno Vural